Page 16 - ÖZ BAKIŞ - İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğü - Özel Eğitim ve Rehberlik Dergisi
P. 16
Bu tür travmatik olayların psikolojik etkileri, zamana Son yıllarda nöropsikoloji interdisipliner alanı, insan
yayıldığından ötürü büyük travmalara göre görünür davranışıyla beyin arasındaki ilişki konusunda vizyon
olmayabilir. Ancak kişileri, etrafındaki insanlardan ve geliştiren bulgular üretmiştir. Bu bulguların en somut
kurumlardan soyutlayabilmektedirler. Zaman içerisinde şekilde görüldüğü alanların başında psikolojik danışma/
stresin etkisiyle kişiler, ilişki içerisinde olduğu sistemlere terapi ile öğrenme gelmektedir (Jones, Field ve Russel-
kendilerini ait hissedemez hale gelebilirler. Bunun en Chopin, 2017). Nöropsikolojik bulgular, özellikle stres
somut örneklerinden biri okullardır. Daha doğrusu, altında beynin daha fazla aktivasyon sergileyen bölgeleri
öğrencilerin hem ailelerinden miras aldıkları hem de okul ile öğrenme anında aktif olan bölgeleri ve bu bölgelerin
sistemi içinde maruz kaldığı travmaların güçlü bir biçimde birbirleriyle etkileşimi hakkında bakış açımızı
kendini gösterdiği kurumlardan biridir okullar. Aynı netleştirecek niteliktedir. Şöyle ki analiz eden,
zamanda bu tür olayların yol açtığı ruhsal yaraların problemlere çözüm bulan, karşılaştırmalar yaparak
görülerek iyileştirilmesinde de okullar büyük bir mantıksal çıkarımlar geliştiren beyin bölgesi PFK yani
potansiyele sahiptir. Okul sisteminin bir bütün olarak, prefrontal korteks olarak adlandırılmaktadır. PFK, bir
tüm bileşenleriyle her bir öğrenciyi görmesi, her bir problemi çözmeye, bir konuda karar vermeye çalışırken
öğrenciyi kapsaması ve gerekli yardımı sunması, kan akışının dolayısıyla elektrokimyasal aktivitenin daha
öğrencide güvende olma duygularını inşa edeceği gibi; yoğun olduğu bölgedir. Aynı kişiler dehşet içeren birtakım
bununla birlikte psikolojik yaraları iyileştirmenin ilk adımı video ya da resimlere maruz kaldıklarında yani stres
olan “psikolojik güvenlik” ya da “terapötik ittifak” yaşadıklarında; beynin bu bölgesindeki aktivasyonun
koşullarını da oluşturmaya katkı sağlayacaktır. Başka bir azaldığı görülmektedir. Stres anında aktivasyonun
deyişle öğrencinin okulla güvenli ve pozitif bir ilişki azaldığı bölgeler, öğrenmeden ve bellekten de sorumlu
kurmasına katkı sağlayacaktır. Çünkü travmatik olan bölgelerdir. Özetle, yoğun ya da kronik stres yaşayan
yaşantıların hasar verdiği belki de en önemli yapılardan öğrencilerin, karşılaştırma, analiz, sentez gibi öğrenme
biri, insanların dünyayla, diğer insanlarla ve hayatla olan becerilerinden sorumlu olan bölgeleri yeterince aktif
bağlarıdır. Dolayısıyla bu bağın yeniden inşa edilmesi ya halde olamamaktadır. Travma yaşayan, acı çeken beyin,
da onarılması, travmatik stresin tedavisinde özgül bir öğrenememektedir.
ağırlığa sahiptir.
Bu nedenlerle öğrencilerin travmatik yaşantılarına karşı duyarlı olmak, öğrencilerin sergilediği davranışları travma
perspektifinden okumak ve okulda bütüncül bir iyilik halini hedeflemek için travmaya duyarlı okul modeli
önerilmektedir. Travmaya duyarlı okul modelinin amaçları şöyle sıralanabilir:
1- Tüm okul personelinin ve öğrencilerin travma ve travmatik stres hakkında eğitilmesi
2- Okulun her kısmının (sınıflar, koridorlar, okul bahçesi, tuvaletler vs.) fiziksel ve psikolojik açıdan güvenli hale
getirilmesi)
3- Stresten uzak öğrenme ortamlarının oluşturulması
4- Öğrencilerin psikolojik olarak desteklenmesi ve güçlendirilmesi
Bu genel amaçların pratiğe aktarılması, her okulun kendine has dinamikleri üzerinden şekillenebilir. Okullar bu
dinamiklerine bağlı olarak kendileri için işlevsel olabilecek çeşitli mekanizmalar ve faaliyetleri devreye sokabilirler.
16 l Özel Eğitim ve Rehberlik Dergisi