Page 52 - özbakış subat-2025 - p
P. 52

başımıza güneş geçer! Onlara basamaklardan çıkmaları ve
        inmeleri için yardım etmek zorunda olduğunuz için mi?
        Bunun yerine yapmayı tercih ettiğiniz daha iyi bir şey mi   Engellilik temalı filmlerde acıma ile
        var? Çocuk felci hüzün verici değildir- sadece baş belası   şefkat,  normal  ile  anormal,  hasta  ile
        bir külfettir. Çocuk felciniz varsa bu, artık sinirlenip odanıza   sağlam arasındaki ayrım yapılamadığından
        koşamayacağınız ve odanızın kapısını arkanızdan çekip
        çarpamayacağınız anlamına gelir. Topal iğrenç bir kelimedir.   damgalama beraberinde ötekileştirme ve
        Tanımlar! Ayırır! Fazlaca samimidir! Küçümseyicidir! Bu   dışlamayı getirmektedir.
        kelime, kozasından çıkmakta olan kımıl kımıl bir yaratık
        görmüşüm gibi midemi bulandırıyor.” Kitapta da vurgulandığı
        üzere normali oluşturan normallerin ta kendisidir. Biz    Engellilik; ne bir gözünü kaybetmiş kötü korsan karakterdir,
        engellilik olgusunu ne kadar anormal bir durum olarak dile   ne görme yetisini yitirmiş ve tedavi olmaktan başka çaresi
        getirirsek ötekileştirme yığınına bir tuğla katkıda bulunmuş   olmayan bir Yeşilçam karakteri, ne de boyu kısa diye komedi
        oluruz. Aslolan farklılıklar için yeterli erişilebilirliğin her   malzemesi yapılacak bir şeydir.
        anlamda sağlanıp damgalamanın ve buna bağlı olarak        Engellilik, kişinin çeşitli nedenler ile belirli alanlarda diğer
        gelişen dışlanmanın ortadan kaldırılmasıdır. Anormalin   bireylerden dezavantajlı olma durumudur. Bu durumun
        panzehiri ötekileştirmenin yok edilmesidir.            temsilinin ekranlara yansıması günümüz teknoloji çağında
                                                               çoğu bilginin öğrenilmesinden dolayı önemlidir. Çünkü
                                                               Marshall (2005)’ın, aktardığı gibi temsil, orijinal kaynakları
          Engellilik, insanlığın varoluşundan bu yana ötekileştirilen
        bir olgudur, çoğu zaman engeli yaratan koşulları, anlayışları   doğrudan yansıtmaktan ziyade yeniden kurmamızı sağlayan
        yadsır. Şeylere yüklenen anlamlar, etkileşimsel süreç   yapıdır. Bu yüzden damgalamadan, ön yargılardan uzak
        içerisinde inşa edilir. Engellilik de böyledir. Burcu (2015),   bir engellilik tanımının ekranlardaki temsili insanların
        engelliliğin nasıl inşa edildiğini şöyle açıklar:      düşüncelerini yeniden şekillendireceğinden oldukça
                                                               önemlidir.
                                                                  Sonuç olarak engellilere yönelik bakış açısı ekrana
                                                               yansımaktadır. Temsil edilen imajın drama üzerinden
                                                               “acınası” olması ya da “komedi” üzerinden gülünç olarak
              Sosyolojik araştırmalarda bireylerin             görülmesi engelli bireyler için ötekileştirmenin sosyal
          deneyimlerinin sosyal gerçekliği olarak              bariyerleri inşasına yol açmaktadır. İnsanlığın varoluşundan
          engellilik  biyolojik  travmalar  ya  da             bu yana süregelen ötekileştirmeyi ekranda yansıtırken

          bozukluklar/ sakatlıklar/engeller sonucu             olumsuz tutum ve davranışların yeniden üretilmesi için değil
                                                               engelliliğin fiziksel özelliklerimiz gibi bir farklılık olduğunu
          değil, toplum ve birey arasındaki ilişkiler          bakışlarımızda, düşüncelerimizde, söylemlerimizde ve
          sonucu ortaya çıkmaktadır.                           eylemlerimizde var olan “hasta engelli “ , “acınası”,
                                                               “ucube”, “ komik” olan tanımlamaların yıkılmasından
                                                               geçiyor. Ekranlarda bunun temsili için gerçekleştirilen dizi,
                                                               filmlerin reyting, gişe ve kazanç kaygısı temelinde değil
                                                               de engelli bakış açısıyla herhangi bir ayrım gözetmeksizin
          Burada sorun engellilikten ziyade sosyal engellenmişliktir.   yapılan ekran temsillerine ihtiyaç vardır. Böylelikle toplum
        Engelliliğe yüklenen anlamlardır. Ötekileştirmenin sinemada,   gördüğünü benimser, benimsediğini görür. En önemlisi
        dizilerde, programlarda kasıtlı olarak ya da eksik bilinç   ise “engel” kişilerin nitelemesi olmaktan çok koşulları
        nedeniyle kendini yeniden üretmesidir.                 nitelemek için kullanıldığında, her birimiz bu koşulları
                                                               ortadan kaldırmak için sorumluluk hisseder, engellerin
                                                               kendini yeniden üretmesini durdurmuş ve engelsiz bir
                                                               dünya yaratmak için gerekli bilinci elde etmiş oluruz.



                                                                         KAYNAKÇA



                                                               •  Burcu, E. (2020) . Engellilik sosyolojisi. (2. baskı). Anı Yayıncılık.
                                                               •  Goffman, E. (2022). Damga (7. baskı). (Çev. Ş. Geniş, L.
                                                                  Ünasaldı, S. N. Ağırsanlı). Heretik Yayınları.
                                                               •  Marshall, G. (2005). Sosyoloji sözlüğü. (Çev. O. Akınhay, D.
                                                                  Kömürcü). Bilim ve Sanat.


        52   Özel Eğitim ve Rehberlik Dergisi
   47   48   49   50   51   52   53   54   55   56   57