Page 17 - özbakış subat-2025 - p
P. 17
Tanımların hepsinde kritik kavramlar şiddet ve Aydoğmuş (2001), çocuklarda uyum ve davranış
saldırganlıktır. Bu kavramlara eşit olmayan güç ilişkisi, bozukluklarını incelediği çalışmasında; anne ile baba
kasıtlı ve tekrarlayan bir şekilde devamlılık eşlik eder. arasındaki ilişki biçiminin, çocuğun anne baba ile
Yani zorbalık yapan kişinin zarar verme niyeti, tekrarlayıcı kurduğu bağın niteliğinin ve kültürel özelliklerin anne-
bir şekilde bu niyetini uygulaması ve güç dengesizliği baba-çocuk arasındaki ilişkiyi belirlediğini ifade etmiştir.
zorba davranışların karakteristik özelliğidir. Akran zorbalığı Bireyin uzlaşmacı, uyumlu ve dengeli bir kişilik yapısı
bir süreç veya bir davranış örüntüsüdür. Akran zorbalığı geliştirmesi aile ortamı ile ilgilidir (Kuzgun ve Eldeleklioğlu,
yapanlar genellikle sosyal, fiziksel ve psikolojik olarak 2005). Bununla beraber, çocuk yetiştirme tutumlarının
kendini güçlü hisseden çocuklardır. Akran zorbalığına toplumdan topluma, kültürden kültüre hatta aynı sosyal
maruz kalan çocuklar ise; hassas, zayıf ve içe dönüklerdir. yapı içinde aileden aileye değiştiği gerçeğini göz ardı
Çoğu zaman bu çocuklar, aileleri ve kimlikleri, görünümleri, etmeden, konu başlığımız olan ‘‘Akran Zorbalığı ve
bedensel özellikleri bakımından ve sosyal açıdan dezavantajlı Ailenin Rolü’’ konusu, sosyolojik ve psikolojik süreçleri ile
çocuklardır. Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Fonu araştırma inceleme ve konu olma özelliğini hak etmektedir.
[UNICEF] (2024), ötekileştirilen topluluklara mensup Anne- baba tutum ve davranışlarının bireyin yaşamını
çocuklar, aileleri yoksul olan, engelli, göçmen ve mülteci en temel düzeyde belirlediği gerçeğini akran zorbalığı
çocukların zorbalığa maruz kalma ihtimallerinin diğer çalışmalarının da temel hipotezlerine konu olur. Olumsuz
çocuklara göre daha yüksek olduğunu belirtmektedir. anne- baba tutumları çocuklarda sosyal ilişkilerin, gelişim
geriliğinin ve davranış bozukluklarının belirleyicisidir.
Anne-baba tutum ve davranışları ile ailenin Elbette bu sorunların ortaya çıkmasına neden olan
toplumsal rolü akran zorbalığı üzerinde oldukça okul iklimi, öğrenci-öğretmen- okul ilişkisi, hastalıklar,
etkilidir. Çünkü günümüz modern toplumunda anne ve yoksulluk gibi değişkenleri de unutmamak gerekir.
baba davranışları, yaşam biçimi ve ilişkileri ile çocuğuna
en etkili rol model olmaktadır. Çocuğun fiziksel, Sarıtaş (2006), ortaokul 7. ve 8. sınıf öğrencilerinde
duygusal ve psikolojik ihtiyaçlarını karşılaması ve kişilik görülen zorbalık davranışlarının aile içi sorunlar ile
gelişimi başta olmak üzere tüm gelişim alanlarında arasındaki ilişkiyi incelemiştir. Araştırmada özelikle aile
en belirleyici faktör; ebeveynlerin yaklaşımlarıdır. içindeki baskıcı tutum, anne- baba ilişkisindeki tutarsız
ve uyumsuz davranışlar, ailede kısıtlı sosyal etkinlik, ev
Anne-babaların çocuklara yönelik tutum ve ortamındaki düzensizlik, sosyal ve sağlıkla ilgili sorunlar
davranışlarının, çocukların gelişimi ve davranışlarındaki ve ekonomik zorlukların çocuğun zorbalık davranışını
en baskın özellik olduğunu kabul ettiğimize göre, akran etkilediğini bulmuşlardır. Ayrıca aile içinde en fazla baskıcı
zorbalığı gibi olumsuz davranışlar için en temel sebep ve otoriter tutumun zorbalık eğilimini artırdığını ortaya
olarak aile gösterilebilir. Çocuğun yakın veya uzak çevresi koymuştur. Olumsuz ebeveyn tutumlarına maruz kalan,
ile etkileşimi, deneyimleri, diğer insanlarla kurduğu ilişkiler sevgi, şefkatin az, şiddet ve gerilimin yüksek olduğu
onun hayatını ve kendini algılama becerisini belirler. ailelerde büyüyen çocukların, zorba çocuk olarak karşımıza
çıkma ihtimali daha fazladır. Zorba çocuklar; saygı görmek,
sevilmek, gruba kendini kabul ettirmek gibi ihtiyaçlarını
karşılamak ve psikolojik nedenlerle zorbalığa yönelmektedir.
Anne-baba veya aile ile kurulacak ilişki ve iş birliği
genellikle bu sorunu hızlı bir şekilde düzelmeye doğru
götürür. Ancak tahmin edileceği üzere zaten olumsuz bir
aile ortamında, anne veya babanın bu işbirliğine açık olması
ya da samimiyetle yapıcı davranarak bu sorunu çözmeye
çalışması ile pek karşılaşılmaz. İş birliğine yanaşmayan hatta
bu durumu sorun olarak kabul etmeyen ebeveyn zaten
başlı başına zorlayıcı aile olarak kabul edilebilir. Çözüme
ulaşma iradesi gösteren, iş birliğine açık ve duyarlı ailelerde
Son yıllarda salgın hastalık, doğal afet, ekonomik çözüme ulaşma süresinin ve başarısının daha yüksek
zorluklar ve giderek artan şiddet haberleri gibi seviyede olduğunu söyleyebiliriz. İş birliğine dayalı, sistemli
etmenler toplumsal yaşama etki etmiş ve bu etki, bir şekilde ailelerle yapılacak olan eğitim faaliyetleri,
çocuk yetiştirme yaklaşımlarını kısmen değiştirmiştir. rehberlik ve psikolojik danışmanlık hizmetlerinin başarısı,
Ayrıca teknolojik ilerlemeler, internet ve sosyal medya okul-aile-öğretmen iş birliği sürecinden geçmektedir.
gibi iletişim araçları da bu değişimi hızlandırmıştır. Çocuğun bu süreç içinde aslında kendisinin de zorbalığa
uğrayan bir mağdur olabileceğini unutmamak gerekir.
Şubat 2025 17