Page 53 - 81 ÇALIKUŞU İZMİR
P. 53
Anadolu’nun diğer kentlerindeki nalınlar ceviz
ve gürgen gibi dayanıklı ağaçlardan yapıldığı
hâlde Tire nalınının sudan etkilen-
meyen kavak ve söğüt ağacından
imal edildiğini anlatan Cemil Usta,
nalın yapmanın inceliklerini hiç çe-
kinmeden paylaşıyor merak eden-
lerle. Önce nalın yapılacak ağaçlar
biçilip yontuluyor. Şimdilerde hızar-
la (ağaç testeresi) yapılan bu işlem
eskiden nalıncı keseri denilen aletle
yapılırmış. Keserin yapısı ve işle-
vi gereği usta ağacı kendine doğru
yontarak şekil verirmiş. “Nalıncı ke-
seri gibi hep kendine yontar.” de-
yiminin kaynağı da bu olsa gerek.
Şekil verme işlemi tamamlandıktan
sonra sıra zımparalamaya geliyor.
Zımparalanan ve ince dilimler halin-
de kesilen tabanların üstüne kamyon lastikle- göz nuru” deyiminin hakkını veren son ustayı
rinden yapılan tasmalar takılınca nalının iske- sevindirin hem de bir geleneğin yaşamasına
leti oluşturulmuş oluyor. Ancak asıl iş bundan katkıda bulunun.
sonra başlıyor. Zira Tire nalını süs-
lemeleriyle ünlü. Çeşitli yörelerde
yakarak ya da oyma tekniğiyle yapı-
lan süslemeler, Tire’de kadife üzeri-
ne sırma ile işleniyor. El becerisi bir
yana büyük bir sabır da istiyor nalın
işlemek. Günde ancak 2 nalın işle-
yebiliyor Cemil Usta. Sipariş yetişti-
remediği için mahallenin kadınların-
dan yardım istedikleri dönemleri ise
özlemle hatırlıyor. Mesleği kime mi-
ras bırakacağını sorunca da gözleri
buğulanıyor, “Emanet edecek kimse
yok, üzülüyorum ama elimden bir
şey gelmiyor.” diyebiliyor ancak.
Yolunuz Tire’ye düşer de eski çar-
şıyı dolaşırsanız, Cemil Usta’yı bulup bu gü-
zel nalınlardan alın mutlaka. Hem “el emeği,
53