Page 70 - Şehrimiz İzmir
P. 70
İZMİR’İN DÜNDEN BUGÜNE İDARİ YAPISI
İzmir, antik çağda Anadolu’nun bir ihracat kapısı olması sebebiyle adeta ayrıcalıklı bir şehir kimliğine sahipti.
Roma ve Bizans dönemlerinde ise idari bakımdan merkezi Efesos olan Asia eyaletine bağlı bulunmaktaydı.
1081’deki Türk fethinden sonra İzmir, 17 yıl kadar Çaka Bey’in devletine başkentlik etmiştir. Sonrasında tekrar
Bizans hâkimiyetine geçen şehrin idari bir özelliği kalmamıştır.
XIV. yüzyıl başlarında Aydınoğlu Mehmed Bey, Yukarı Kale’yi (Kadifekale) fethetmiş ve İzmir’in idaresini oğlu
Umur Bey’e vermiştir. Umur Bey uzun süren bir kuşatmanın ardından, günümüzde Hisarönü Camisi civarında bu-
lunan Liman Kale’yi de fethetmiştir (O dönemde Kemeraltı İzmir’in iç limanıydı ve kale, limanın girişinde idi.). İzmir
bu dönemde bir süre Aydınoğulları Beyliği’nin merkezi olmuştur. Orta Çağ’ın denizcilikte gelişmiş İtalyan kent dev-
letleri olan Venedik ve Ceneviz, Umur Bey’in başarılarından olumsuz etkilenmiş; 1345’te Papalığın desteğiyle bir
Haçlı donanmasının İzmir’e gönderilmesini sağlamıştır. Bu donanma İzmir’e baskın yaparak sahilde bulunan Liman
Kale’yi ele geçirmiş, Türkler yalnızca Kadifekale eteklerinde tutunabilmiştir.
Osmanlılar, Aydınoğulları Beyliği’ni ve dolayısıyla İzmir’i ilk defa Yıldırım Bayezid döneminde ele geçirmiştir
(1390). Ancak “Sahil İzmiri”, Moğol emiri Timur’un Aralık 1402’deki fethine kadar Hristiyanların elinde kalmıştır.
1402’de Yıldırım Bayezid ile arasında gerçekleşen ve Bayezid’in yenilgisiyle sonuçlanan Ankara Savaşı sonrasın-
da Timur, İzmir’i ve Aydın Beyliği’ni eski sahiplerine vermiştir. Timur’un ülkesine dönmesinin ardından şehir, Umur
Bey’in yeğeni Cüneyd Bey tarafından idare edilmiştir.
Çaka Bey
68
68