Page 65 - Şehrimiz İzmir
P. 65

Depremden bir buçuk ay ya da birkaç saniye öncesine kadar gözlendiği öne sürülen
                        hayvan davranışlarındaki değişiklikleri Alman Bilim Adamı Dr. Helmut Tributsch şu şekilde


                            - Kuş sürüleri aniden daireler çizerek uçmaya başlar ya da çok hızlı uçup uzaklaşır.
                         sıralamaktadır:

                            - Kaplan gibi vahşi hayvanlar uysal davranış sergiler.
                            - Sinekler aniden ortadan kaybolur.
                            - Kış uykusundaki ayılar inlerinden dışarı çıkar.
                             - Evlerde yaşayan bütün kediler dışarı kaçar.
                                         TINAL Melih, İzmir Depremleri, İzmir Büyükşehir Belediyesi 2011, sf. 10’dan derlenmiştir.






               Sel


               Sel; sürekli yağan yağmurlardan ya da eriyen karlardan oluşan, geçtiği yerlere zarar veren taşkın su olarak
            tanımlanmaktadır. Yaşandığı bölgenin iklim koşullarına, jeoteknik ve topografik niteliklerine bağlı olarak gelişen
            bir doğal oluşumdur. Dünya’nın birçok bölgesinde aşırı yağışlardan veya toplu kar erimelerinden sonra yaşanan
            akarsu taşkınları, sel olayının en yaygın örneğidir.




               Şehir selleri, şehir içindeki her türlü arazide oluşabilir. Özellikle binaların yapılmasıyla, yollar ve otomobiller için
            parklar inşa edilmesiyle doğal bitki örtüsü yok edilmiş şehirsel alanlarda yağışın toprağa sızması engellenmiştir. Bu
            nedenle şehirlerde ani seller sık sık oluşmaktadır. Şehirleşme, yüzeysel akışı doğal yüzeylere göre 2 ila 6 kat daha
            artırmaktadır. Bu durumda mazgallar suları hemen tahliye edemez ve kısa bir süre içinde caddelerimiz, sokakları-
            mız derelere dönüşebilir.



               Sel felaketi, İzmir için risk oluşturan ikinci doğal afettir. İzmir Körfezi çevresindeki kıyı düzlükleri, Gediz Deltası
            ve körfeze boşalan akarsulara ait alüvyal koniler sel açısından risk taşımaktadır. İzmir’de yağmurun genelde kısa
            süreli ancak şiddetli oluşu ve İzmir’in bitki örtüsünden yoksun yüksek dağlarla kuşatılmış olması suların toplanma
            sürelerini kısaltmaktadır. Bu nedenle yoğun yağmur, kısa sürede şehrin alçak noktalarına inerek yaşamı olumsuz
            etkilemektedir. Özellikle 1980’li yıllardan sonra, yağan her yağmur göçler ile artan nüfus ve yapılaşma sonucu kent
            için tehlikeli olmaya başlamıştır. Şiddetli yağışlarda özellikle Karşıyaka, Bostanlı, Çiğli, Yamanlar, Cumhuriyet, Ör-
            nekköy, Narlıdere, Balçova ve Poligon’daki dereler taşarak çevrelerindeki yerleşmelere zarar vermektedir.











                                              5216 sayılı yasa ile İzmir Büyükşehir Belediyesinin (İBB) sınırları 100 km’lik
                                           çapa ulaşmıştır. İBB’nin yeni sınırları içinde, toplam uzunluğu en az 3000 km olan
                                           irili ufaklı yaklaşık 1000 adet dere mevcuttur. Başta Gediz ve Küçük Menderes
                                           olmak üzere bu derelerden yaklaşık 10 tanesi nehir karakterindedir. İZSU Genel
                                           Müdürlüğünce ıslah edilen yaklaşık 92 adet dere, atık sulardan arındırılarak yağ-
                                           mur sularını taşıyacak şekilde ıslah edilmiştir. Genişleyen sınırlar içerisindeki dere
                                           havzaları, bitki örtüleri, yapılaşma ve nüfus tespit çalışmaları sürdürülmektedir.











                                                                                                                              63
   60   61   62   63   64   65   66   67   68   69   70