Page 27 - akademi 2 e dergisi
P. 27

min üretim araçları ve onun yarattığı ilişkiler tarafından
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                               şekillenir. Bu dönemlerin yapısını oluşturan üretim araçları
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                               ve ilişkileri bir süre sonra yeni bir dönemin altyapısını
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                               hazırlar. Nasıl ki sanayi toplumuna geçişin “motoru” olma
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                               işlevini  buharlı  makineler  üstlenmiş  ise  bilgi  toplumuna
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                               geçişi de bilişim teknolojisinin temelindeki bilgisayarlar
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                               gerçekleştirmiştir (Erkan, 1998). İnsanlar ve insanların
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                               oluşturdukları farklı yapılar arasındaki bilginin dolaşımı,
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                               sanayi çağının ürettiği bilgi iletişim teknolojileri yoluyla
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                               daha kolay hale gelmiştir. Üretilen malların dolaşımından
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                               daha hızlı olması ve daha stratejik bir öneme sahip olması,
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                               bilginin değerini artırmıştır.
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                               Bilgi toplumuna geçişte stratejik kaynak, sanayi toplumun-
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                               daki sermaye değil, bilgidir (Tonta ve Küçük, 2005). Bu
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                               kaynağın  odağında olduğu  yeni  bir toplumsal  ilişkiler
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                               sistemi kendini gittikçe artan bir şekilde göstermektedir.
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                               Drucker (1997) yeni sistemin bilgi ve enformasyon serma-
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                               yeli ve eğitimle desteklenen bir sistem olacağını, gelenek-
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                               sel kaynakların yerini enformasyon ve bilginin alacağını
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                               öngörmektedir. Bu yeni sistem örgütleri de etkilemektedir.
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                               Bilgi toplumunun örgütleri “sorumluluğa dayalı bir düzen”
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                               gerektirmektedir. Bilgi toplumu örgütleri, kendi iç örgüt-
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                               lenmesini, güç-hiyerarşi ve komuta yerine, uzmanlık-görev
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                               ve sorumluluk üzerine oturtmak durumundadır (Erkan,
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                               1998). Örgütleri ve dolayısıyla toplumları etkileyen bu
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                               denli önemli bir yere sahip bilginin ne olduğuna ilişkin bazı
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                               yaklaşımlara değinmek gerekir.
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                               Bilgi Taksonomisi
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                               Nonaka (1994) bilgiyi, geleneksel epistemolojinin bilgi
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                 bakıma düzenlenmiş veri şek
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                               tanımı olan “doğruluğu kabul edilmiş inançlar” olarak
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                 aşama, enformasyonun kişise
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                               tanımlamaktadır. Sağsan ve Yücel (2010) bilgiyi;  ziksel
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                 hali olan bilgidir. Bilgi,
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                               süreç, veri, enformasyon, bilgi, akıl basamağından oluşan
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                 yaşamları boyunca öğrendikl
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                               beş aşamalı bir karar verme süreci olarak sını andırmışlar-
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                 kazandıklarının toplamıdır.
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                               dır. Tuomi (1999) bilgiyi; veri, enformasyon, bilgi, akıl, irfan
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                 aşamasını oluşturmaktadır v
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                               olarak açıklamıştır. Earl (1994) ise örgütsel açıdan bakarak
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                 bilgiyi başka bir alana taş
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                               bilgiyi olaylar, veri, enformasyon, bilgi olarak basamaklan-
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                 yeteneği olarak bilinir. Ya
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                               dırır. Bu süreçte veri üretmek için örgütsel olaylar ifade
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                 anlamda, içerisine enformas
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                               edilir, toplanır ve işlenir. Veri ayrıca, işlenir, sunulur ve
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                 bir disiplin olmakla birlik
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                               yorumlanır; böylece enformasyon üretilir. Enformasyon
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                 oluşturma sürecindeki tekno
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                               daha sonra test edilir, doğrulanır ve kodlanarak bilgiye
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                 dir (Sağsan, 2002).
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                               dönüşür (akt. Tuomi, 1999). Bir diğer taksonomik yapılan-
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                               dırmayı Barutçugil (2002) yapmıştır. Yazar, bilgi spektrumu-
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                 Polanyi (1966) “Söylediğimi
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                               nu dört aşamada ele almıştır. Birinci aşama veridir ve
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                 demiştir. Polanyi bilgiyi i
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                               kurumsal amaçlara bağlı olarak işlemlerin yapılandırılma-
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                 bilgi. Açık ya da kodlanmış
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                               mış bir biçimde kaydedilmesi şeklinde tanımlanmaktadır.
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                 iletilebilir  bilgi  anlamı
                                                                                                 MAKALE                                                                                                                                                                                                                                                                                                        Tarih boyunca yaşanan önemli toplumsal değişimler, döne-  İkinci aşama ise en
                                                                                                                                                                                                                                                                              nörogelişimsel diye tanımladığımız tipteki DEHB gibi   bilir kaç kişide, DEHB ya da özgül öğrenme güçlüğü vb.
                                                                                                                                                                                                                                                                              tanılarda, normallikle anormallik arasındaki ayrım kategorik   nörogelişimsel bozukluk olanlar vardı.                                                                             özellikleri, depresyon, ve d
                                                                                                                                                                                                                                                                              değil, boyutsaldır. Bir tür sıskalık-zayı ık-normal kilolu-                                                                                                                       bildirilen sorunlar.
                                                                                                                                                                                                                                                                              luk-ha f kiloluluk-balık etlilik vs. obeziteye kadar giden bir   Dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu, çok değişik
                                                                                                                                                                                                                                                                              kilo meselesi olarak düşünün. Birden bir şey bitip öbürü   etkenlere bağlı olarak ortaya çıkmaktadır. Her ne kadar bu                                                             Söz eğitim konusuna gelmişke
                                                                                                                                                                                                                                                                              başlamıyor.  Dikkat  eksikliği  ve  hiperaktivite  bozukluğu   bozuklukta  mekanizma  biyolojik olsa  da  tetikleyicileri  ve                                                     bağlamında, karar alma sürec
 yapmış, fakat bilginin oluşturulması ve paylaşımı konusuna   gibi doğrudan sisteme müdahil kişiler yanında, dolaylı   Okullar tüm süreçlerinde bilgiyi elde eden, kullanan, okul                                                                                             normallikle çok iç içe, normallikle devamlılık halinde olan   yatkınlık kaynakları sosyal ya da ekonomik olabiliyor. Daha                                                         durmak istiyoruz. Çeşitli ça
 gerekli önemi vermemişlerdir (Fullan, 2002). Bilgi üretebil-  olarak okulla ve okulun insan kaynağıyla etkileşim içinde   içi ve dışı unsurlarla paylaşan ve çeşitli düzeylerde depola-                                                                                      bir davranışsal durum. Dolayısıyla burada şunu düşünmek   yoksul ve dezavantajlı kesimlerde sıkça ortaya çıkan, ama                                                               rınızda karar alma sürecinde
 mek bir eğitim gerektirir. Bunun için sadece bilgi teknolojisi   olan dış çevredeki kişi ve kurumların da okulla bilgi paylaşı-  yan örgütlerdir. Okullarda etkili bilgi yönetiminin olması                                                                                  lazım: Birinci olarak, bu tür tanısal durumlar normalliğin   daha üst sosyal sını arda daha çok tanılanan bir problem.                                                            yeterli olmadığını belirtiyo
 yatırımları değil, bilgi yönetiminde en önemli kaynak olan   mı yapması, günümüz eğitim anlayışının vazgeçilmez   için etkili bir liderlik ile bilgiyi değerlendirme, kullanma ve                                                                                            aşırıya  kaçmış  bir  durumu olarak  kolay  karıştırıldığı  için   İstanbul'da  İzmir'in  Konak  ilçesine  benzeyen iyi  aynı                                                     kalbin yani duyguların da ön
 çalışan insana yatırım yapılmalıdır (Çınar, 2004). Çalışan   parçası haline gelmiştir. Okullarda bilgi paylaşımını kolay-  sürekli geliştirmeyi hâkim kılan bir örgüt kültürünün benim-  Sonuç ve Değerlendirme  le, içinde oldukları ve kimi durumlarda da olamadıkları her   bazen çok ha f durumların hem gözden kaçırılması ihtimali   zamanda çok gelişen mahalleleri de olan ve çok göç alan                                                             sunuz. Sizce bu noktada öğre
 katılımı üzerinde duran ve etkin iletişim kanalları oluşturan   laştırılacak bir ortam yaratmak için öncelikle çalışanların,   senmesi gerekmektedir. Bunun yanı sıra yapısal birtakım   Sanatsal yaratmanın nedenini anlamak ve gerekçelerini   tür meseleye değinmekten kendilerini alıkoyamayan, bu   çok yüksektir hem de o kadar ağır olmayan durumların   bir ilçede 2004’te yaptığımız bir çalışma var. Bakıyorsunuz,                                   ön planda tutmak için nasıl
 örgüt kültürleri bilgi yönetim sistemlerinin etkinliği için de   bilginin çok özel bir varlık olduğunu ve kendi kaynaklarını   değişikliklerle, karar verme mekanizmalarında çeşitli  kir ve   belirleyebilmek  üzere bu araştırmanın girişi yapıldığında   yüzden de çeşitli bahanelerle bu yaratımlarına gerekçeler   daha ağır (ya da ciddi) durumlarla aynı etiketle adlandırıl-  ana cadde üzerinde  lanca okulda dikkat eksikliği ve                     lıdır? Bu anlamda bize ne gi
 uygun bir ortam oluşturur (Çakar vd., 2010). Bununla   azaltmadan başkalarına da verebilecekleri anlayışına sahip   uygulamaların ortaya çıkmasına zemin yaratacak esnek,   konuyu somutlaştırmak açısından öznel seçimlerle belirle-  oluşturan öznelerdir. Neyse ki, iyi ki…  ması olasıdır. Böyle bir çelişki oluyor. Dikkat ederseniz   hiperaktivite bozukluğu oranı % 7 civarında iken göç,
 birlikte örgütteki insan ve madde kaynaklarının etkili   olmaları, bilgi paylaşımının kendileri için bir tehdit değil,   katılımcı ve paylaşımlı işleyişleri hayata geçirmek zorunda-  nen tekil eserler üzerinde ilerlemek tercih edilmişti. Bu   KAYNAKLAR                 günümüzde, tıptaki başka sorunlarda da bunu görüyoruz.   yoksulluk gibi etkenlerin olduğu mahalledeki okulda                                                                      Bu kadar tecrübeli eğitimci
 kullanılması ise doğal olarak liderliğin konusudur. Dolayı-  bir takdir ve tanınma yaratacağını da görmeleri gerekir   dır (Muratoğlu ve Özmen, 2006). Bu ortamı hayata geçire-  tercihin nedeni olası yaratma bahanelerini tartışabilmekti   Akdoğan, E. (1992). İlkokul 2. sınıfa devam eden çocukların yaratıcılık   Örneğin birçok insan diyabet ilaçlarını zayı ama amaçlı   %16-18 civarında. Şunu vurgulamak isterim, evet bir artış                    getireceğim öneriler ne kada
 sıyla örgüt kültürü yanında liderlik de bilgi yönetiminin   (Barutçugil, 2002).  cek kişiler arasında yöneticiler önemli bir yer tutmaktadır.   ve bir kısmı kendiliğinden listelendi:  düzeyleri ile aileleri sosyo-ekonomik düzeyleri arasındaki ilişkinin incelenmesi.    kullanıyor. Örneğin, saç dökülmesi, saçın az olması, insan-  var, ama bu, doktorların daha çok tanı koyması, reçete                                                               ama belki sizlerle geliştire
 temel unsurlarındandır.   Okullardaki yöneticiler kendilerini sadece insani,  ziksel ve   [Yayımlanmamış yüksek lisans tezi]. Hacettepe Üniversitesi.                                                                                                                                                                          yazması  çerçevesinin  dışında  ve  ötesinde  bir  boyutu  da                                                                   lecek araştırma ve klinik al
 Bilginin depolanması, saklanması; bilginin daha sonra    nansal kaynakların yöneticisi olarak değil, aynı zamanda   Varoluşunu kendine kanıtlama, ölümlü kaderine başkaldır-                                                                                                 ların ülkeler aşıp binlerce kilometre kat edip ciddi para   içermektedir. Dediğiniz kısım da geçerli tabii. Çünkü kamu                                                            bilirim. Şöyle başlayalım, i
 Örgüt kültürü ve liderlik yaklaşımının da etkili olduğu bilgi   gerekli olduğunda örgütteki üyeler tarafından erişimine   bilginin yöneticisi olarak da düşünmelidirler (OECD, 2001).   ma, kendini gerçekleştirebilme, başkalarına ispat etme,   Becer, E. (1993). Yaratıcılık ve Gra k Tasarım. Anadolu Sanat Eskişehir:   harcayıp  ameliyat  olduğu  önemli  bir  problem haline   hastaneleri çocuk psikiyatri servislerindeki doktorlar, hasta-          mekanizmaların çok büyük bir
                                                               AÜGSF Yayınları, 1(3), 43-49.
 yönetimi,  açık  ve  örtük  bilgi kaynaklarında  bulunan   imkân verilecek bir biçime dönüştürülmesi demektir.   Okulun bir öğrenen örgüt haline gelmesini sağlayan, okul   görünür olma ,  gördüğü şeyden rahatsız olma, kaybolma                                           döndü. Dolayısıyla insanların bazı sorunları sorun olarak   larına dakikalarla ölçülebilen bir zaman ayırabildikleri bir                                                          varlık olarak gelişmesiyle o
 bilginin,  örgütün  amacına  hizmet  edecek  şekilde  elde   Bilginin depolanması çeşitli düzeylerde gerçekleştirilebilir.   ve çevresiyle birlikte bir okul topluluğu oluşturan, öğret-  isteği ,karar verici olma, sağaltım yaşama (sanrılar, acılar,   Bode, U., & Otto, G. (1979). Yaratıcılık eğitimi, Friedrich Verlag Velber.  görme ve tanımlaması konusunda yirmi beş yıl içerisinde   düzende hizmet veriyor. Tanı olarak bildirilen dikkat eksikli-  lerdir. Bağ kurma, iş birli
 edilmesi, üretilmesi, kullanılması, paylaşılması ve depolan-  Örgütlerde hiyerarşik bir sorumluluk gözeterek depolanan   menlerin mesleki gelişimlerini ve öğrencilerin bilgi ve   mutluluklar, korkular vb.), yaşama tutunma, propaganda   Dikici, A. ve Gürol, M. (2003). Liselerde görev yapan resim öğretmenlerinin,   bir değişiklik var. Yine aynı şekilde bu yirmi beş yıl içerisin-  ği ve hiperaktivite bozukluğu vaka sayısında geçmişe göre         ortaya çıkmış ve insan türün
 ması aşamalarını içerecek şekilde yönetilmesidir. Bu   ve erişimin sınırlandırılması gereken bilgiler olduğu gibi   becerilerini en üst düzeye çıkaracak ortamları oluşturan kişi   yapma,  duygular  (ve  aşk);  bilinçaltı,  anıları  yaşatma,   öğrencilerin yaratıcılıklarını geliştirmeye yönelik nitelikleri. Fırat Üniversitesi   de örneğin astım gibi bir sorunun da yirmi beş yıl öncekine   bir artış var ama sorun artış olmasında değil, bu artışın yanı   daha uzun ömürlü ol
                                                               Sosyal Bilimler Dergisi, 13(1),193-214.
 sürecin ayrıntılarına aşağıda değinilecektir.  sadece yazılı doküman veya teknolojik belleklerde depo-  liderlik nitelikleri taşıyan okul yöneticileridir. Okul yönetici-  etkilenme/etkileme, hayal gücü, politik nedenler, dini                                            göre çok daha sık tanılandığını görüyoruz. Burada tanının   sıra eşit,  toplumun ihtiyaçlarını  karşılayabilecek ve ilaç                                                          insana benzeyen diğer varlık
 lanmayan, insanların zihinlerinde örtük bilgi halinde muha-  leri okullarda öğretmen, öğrenci ve diğer çalışanlarla   nedenler, tarih, eleştiri, sorgulama, başarma ihtiyacı , kimlik   Gökaydın, N. (1998). Eğitimde tasarım ve görsel algı, Milli Eğitim Bakanlığı         artıyor olmasını, bazen toplumda tanıyı koyanların bir                                                                                                                            insanların beyin kapasitesin
 formalize olmayı ve iletmeyi zor kılan kişisel bir nitelik taşır   Bilgi Yönetimi Süreci  faza edilen bilgiler de bulunabilmektedir. Önemli olan,   olduğu kadar okul çevresiyle de etkili iletişim ve iş birliği   arayışı, onaylanma, başkaldırma, süreç heyecanı, tanıklık   Yayınları.  yanlılığının ürünü olarak görme eğilimi de var. Hâlbuki bu   tedavilerini tamamlayıcı rolü de olacak okul temelli, ruh                                             hakikaten boyutunun büyük ol
 (akt. Nonaka, 1994). Açık bilgi resmi kurallar, araçlar ve   Bilgi yönetimi süreci hakkında farklı bakış açılarıyla çeşitli   depolanan bilginin gerektiğinde tekrar bilgi yönetimi   oluşturarak okulun gelişmesi ve etkili eğitim için bilginin   etme, haz vb.  Karayağmurlar, B.(1990). Sanatta yaratıcılık ve eğitim, [Yayımlanmamış yüksek   tür tanılar var olan bir durumu tanımlar. Tanıların artıyor   sağlığına duyarlı bir hizmetin yeterince olmamasında.   bizimkinden büyük
 süreçlerde saklıdır. Örtük bilgi ise bildiğimiz fakat açıklaya-  modeller öne sürülmüştür. Bhatt (2000), örgütsel bilginin   sürecine sokulmasıdır. Eğitim örgütlerinde elde edilen   etkili yönetimini sağlamalıdır (Muratoğlu ve Özmen, 2006).  lisans tezi]. Dokuz Eylül    Üniversitesi  gözükmesinin sebeplerinin arasında genellikle tanı koyan-  Bu  tanıyı  almış  öğrencilere,  öğrencilerin  velilerine,                                             değil. Boyutun büyüklüğü, gi
 madığımız bilgilerdir (De Long & Fahey, 2000). Açık bilgi   gelişim döngüsünü dört bileşen üzerinden açıklamıştır.   veya üretilen bilgilerin daha sonra kullanılmak üzere muha-  Her bir sanat eseri özelinde yukarıda bahsedilenlerin birini,   Karayağmurlar, B. (1999). Yaratıcılık açısından 8 yıllık ilköğretim okullarında   ların daha çok tanı koyması kadar olası olan tanılanabilir   eğitimcilere  ve  dergimizin  okurlarına  bu  konuda  ne      top  yapılmış kâğıt  gibi,
 işlenebilir, iletilebilir ve kolaylıkla depolanabilir. Örtük bilgi,   Bunlar; bilginin üretilmesi, bilginin gözden geçirilmesi,   faza edilmesi, kurumsal hafızanın işlemesi açısından olduk-  Bilgiyi yönetebilen okullar sorunlarını çözmede önemli   birkaçını ya da çoğunu kapsayan üretimler söz konusu   sanat eğitimi. 4. Ulusal Eğitim Bilimleri Kongresi Bildirileri 3. Eskişehir:   durumların artmış olması ihtimali de var.  İkinci  olarak,   söylemek istersiniz?  Beyin hacm
                                                               Anadolu Üniversitesi Yayınları, 315-321.
 kişiseldir ve zor formülize edilir. Öznel anlayışlar, sezgiler ve   bilginin dağılımı ve bilginin benimsenmesidir. Gold ve   ça önemlidir. Gelişimin ölçülmesi ancak depolanan bilginin   adımlar atar. Bu sayede öğrenci, öğretmen ve toplumun   olabilir. Tabii kimi eserlerde bunlardan farklı nedenler   Çocukluk ve gençlik yıllarını İzmir’de geçiren Yankı   bazen kaynaklar çoğaldığında insanlar daha çok tanı                                        sel (kişisel ve tür düzeyind
 önseziler bilginin bu kategorisi içine girer (Nonaka, Toyama   diğerlerine  (2001)  göre  ise  bilgi  yönetiminde  temel   kullanılması ile mümkündür. Bu anlamda eğitim örgütleri   öğrenmesi gerçekleşir. Okullar  bilginin önemini bilerek   olması da oldukça mümkündür. Zira sanat yapıtlarının eser   Kınam, B. (2020). Sanatta politik bir güç Guernica örneği. Ulakbilge,   YAZGAN, Bornova Anadolu Lisesi, Ankara Fen Lisesi   koymaya başlıyor. Çözümü olan dert daha çok tanımla
                                                               55(Aralık), 1605–1616. doi:https://docplayer.biz.tr/203906296-Sanatta-po-
 & Konno, 2000). Örgütler için açık ve örtük bilginin de   bileşenler; bilgiyi elde etme, elde edilen bilgiyi kullanılabi-  için sadece yazılı dokümanların değil, bunun yanında kişile-  teknolojik alt yapının yanı sıra daha önemli olan insan   ve sanatçıyla bağlantılı katmanlı yapısı oldukça zengin bir   litik-bir-guc-guernica- ornegi.html  (1977) ve Ege Tıp Fakültesinden (1983) mezun oldu.   ya başlıyor. Mesela 1997’de kaynaştırma ile ilgili mevzuat   taşıma problemi ola
 olduğu tüm bilgi kaynaklarının örgütsel süreçlerde yöneti-  lir bilgiye dönüştürme, elde edilen bilgiyi örgütsel uygula-  rin belleklerindeki bilgilerin de depolanması ve gerektiğin-  unsurunun yeterliğini artıracak şartları yaratmalıdır. Okul   içerikle ilişkilenir. Bu yapı sanatın türüne ilişkin kendi dilini   Özden, Y. (1998). Eğitimde dönüşüm “yeni değer ve oluşumlar”, Pegem   Psikiyatri uzmanlık eğitimini Marmara Tıp Fakültesinde,   ilk çıktığında hiçbir yetkili bun
 lebilmesi gerekmektedir.  malarda kullanma ve elde edilen bilgiyi korumadır. Çınar’a   de kullanılmak üzere açık bilgi haline getirilmesi gereke-  üyeleri iç ve dış tüm kaynaklardaki bilgiyi işe koşacak bir   kullanması yoluyla biçimlenir. Biçim, içeriğin/özün taşıyıcısı   Yayınları.  Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi üst uzmanlık eğitimini ise Yale   vermiyordu; RAM’lar bunu uygulamaz, okullar uygulamaz   zaman kendini gösteren bir durum değil. O nedenle,   ran besleyen beyin
 (2004) göre ise bilgi yönetiminde yeterlik alanları olarak   cektir.  anlayışa sahip olmalıdır. Açık ve örtük bilginin dolaşımını   olarak  düşünülebilir.  Hangisinin önce ve  önemli  olduğu   Üniversitesi Tıp Fakültesinde yaptı. Uzmanlık alanları                      diye düşünülüyordu. Şu anda RAM’lar özel eğitim ya da   çocukların yüklerini ayarlama yaklaşımın bir parçası iken,              tutamamayı doğuruyor. Dersi anlamamak, izleyememek,
 Bilgi Yönetimi                                                Özer, I. (2019). Rüyalardan Çıkan Bir Kadın Sürrealist: Oppenheim. Gazete                                                                                                                                                                                        taşıyabilirlik kapasitesi ve becerilerinin artmasını destekle-                ya da başka kaygı kaynağı olabilecek durumların varlığında   gelişme  bunu sağ
 bilginin üretilmesi, paylaşılması, kullanılması ve depolan-  kolaylaştıracak, öğrenci, öğretmen ve velilerin bilgiden en   konusu bir diğer tartışma konusu olsa da eserin yaratım   Duvar. Erişim adresi:https://www.gazeteduvar.com.tr/yazarlar/2019/07/27/-  çocuk/genç ve yetişkin psikiyatrisi olan Dr. Yankı Yazgan,   kaynaştırma ayrıcalıkları konusunda rapor yazmaya yetişe-                                                                         zaman, empatinin bir parçası
 Bilgi yönetimi bir disiplin olarak oldukça yeni sayılır. İlk   ması bilgi yönetiminin bileşenleridir.  Bu bileşenler bilgi yönetimini oluşturan farklı fakat birbirine   yüksek yararı çıkarmalarını sağlayacak, dolayısıyla örgütsel   bahanesi açısından sadece bir detay niteliğindedir.   ruyalardan-cikan-bir-kadin-surrealist-oppenheim  Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesinde profesör, Yale Child   miyor. Bu nedenle bunu sadece tıbbi bir konu olarak   mek diğer parçası. Yük ay
                                                                                                                                                                                                                                                                                                                                yapabileceği kısım. Yük nedir? Bazen arka sıralarda oturan,
 olarak 1986 yılında Dr. Karl Wiig tarafından işletme alanına   Bilginin üretilmesi, okulun dış çevresinde gelişen ve okulu   bağımlı öğelerdir ve zaman içinde herhangi bir noktada bir   öğrenmeyi  gerçekleştirecek  anlayışa  ve  şartlara  sahip   Akla gelip sıralanıveren her bir kelime, sanatçı grup ve   Sadık, C. (2018). Son akşam yemeği – Leonardo da Vinci. Tarihli Sanat.   Study Center’da öğretim görevlisi olarak eğitim ve araştır-  düşünmeyelim. Sosyal, politik, ekon
 kazandırılmış, 1990’ların başında sözü geçmeye başlamış   ilgilendiren formal ve/veya informal bilgilerin okulda   örgüt ve üyeleri birden fazla bilgi yönetim süreci zincirlerin-  olmak, okulu etkili bir örgüt yapacaktır.  akımlarının yaşadıkları dönem ve koşulları  içerisinde   Erişim Adresi: https://www.tarihlisanat.com/son-aksam-yemegi/  ma çalışmalarını sürdürdü. Klinik uygulamalarda ve bilimsel   konular bunlar. Ama şu kesin, Ege Üniversitesi Tıp Fakülte-  başına al
 ve ilk yapı taşları konulmuştur. Günümüzde ise önemi   kullanıma dâhil edilmesi, bu bilgilerin okuldaki iç bilgi ve   de yer alabilir. Bu nedenle bilgi yönetimi yekpare değil   subjektif, gerekçeli  üretimlere dönüşebilir,  dönüşmüştür   San, İ. (1993). Sanatta yaratıcılık, oyun, drama yaratıcılık ve eğitim,  Ted   araştırmalarında odak alanlarını nörogelişimsel bozuklukla-  sinin öncülüğünde yapılmış olan Türkiye çapındaki bir   kişinin arasından öğretmeni dinlemeye çal
 yoğun bir biçimde artmakta olan bir konu olarak dikkatleri   deneyimlerle birleşip sentezinin yapılarak yeni bilgi ve   fakat dinamik ve sürekli bir örgütsel olgudur (Alavi &   de. Bir mağaranın duvarında karşımıza  çıkan izler insan   Yayınları XVII. Eğitim Toplantısı , 69-99.  rın tanılanması ve multimodal tedavilerinin uygulamaları   çalışmada ülkemizde dikkat eksikliği ve hiperaktivite   menle göz göze erişebileceği bir noktadaki ders dinleme   için arkadaşlarına ayı
 çekmektedir. Bilgi yönetimi kişisel deneyimler ve bilinme-  düşüncelerin oluşturulmasını kapsar. Bilginin elde edilme-  Leidner, 2001). Sözü edilen bilgi yönetimi bileşenleri   KAYNAKLAR  yaşamı içerisinde her zamanın kendi gerçekliğini yaşaya-  Şahiner, R. (2015). Çağdaş sanatta temsiliyet krizi. Ütopya Yayınevi.  oluşturmaktadır.  Beyin  bilimleri  ve  psikiyatri  alanındaki   nun bu farklı popülerliğini nasıl değerlendiriyorsunuz?   bozukluğu prevalansı (yaygınlığı),
 yen uzmanlıklar da dâhil olmak üzere bir örgütün bilgi   sinde ve üretilmesinde okul içinde ve çevresindeki kaynak-  birbirini izleyen veya izlemesi gereken hiyerarşik ve ardışık   Alavi, M. & Leidner, D. E. (2001). Review: Knowledge management and   rak, onu aşarak ve sorgulatarak günümüze kadar getirilebi-  Tekin Bender, M. (2013). Duyguların izinde sanatsal yaratma. Nobel   bilgilerin herkes tarafından anlaşılmasını ve kullanılmasını   Bu  tanının  bu  denli  çok  kul
 varlıklarının tümünün tanımlanması, kullanılması ve payla-  lar  önemlidir. Okul  için  çevre,  okulu  etkileyen  tüm  dış   aşamalar olarak düşünülmemelidir. Bu bileşenler örgütün   knowledge management systems: Conceptual foundations and research   lir. Araştırma özelinde seçilen beş eser, bahse konu yaratım   Akademik Yayıncılık.  amaçlayan ‘popüler bilim’ temelli yazı ve kitapların yanı sıra   insanları ve eğitimciler için avantaj veya dezavantajları   olan bir durum
 issues. MIS Quarterly, 25(1), 107-136.
 şılmasını inceleyen bir disiplindir. Bilgi yönetimi, mevcut ve   unsurlardır (Çınar, 2004).  durumuna ve bilginin muhatabı kişilere göre farklılık göste-  bahanelerinin bugüne dair şahitleridir. Peki ya diğerleri?  Tekin Bender, M. (2019). Görsel sanatlar öğretimi. kuramdan uygulamaya   çok  sayıda  ulusal  ve  uluslararası  hakemli  bilimsel  dergi   var mıdır?  Türkiye'deki çocukların büyük bir bölümü ne tanılanmış ne   kısa sürmesi gibi birçok önlem, genel olarak beyn
 ihtiyaç duyulan bilginin tanımlanmasını, analizini ve örgüt-  rebilir. Örneğin örgüte (okula) gelen bir bilgi elde edildik-  Bahar, E. (2011).   Konaklama işletmelerinde bilgi yönetimi: Altyapı,   sınıf öğretmenliği seti, 2. bölüm: yaratıcılık. E. Erem (Ed.). Eğiten Kitap   makalesi ve kitap bölümü yazmıştır. İzmir Akademi Yayın   de tedavi alıyor. Yani çok tanı aldı, tedavi aldı denen grubu   ve kaynak kullanım ekonomisi açısından faydalı olacak   standart, profesyonelc
 uygulama ve karşılaşılan engeller. İşletme Araştırmaları Dergisi, 3(2), 51-68.
 sel hede eri gerçekleştirmek amacıyla bilgi varlıklarını   Eğitim örgütleri bilgi kullanımının en yoğun olduğu örgüt-  ten sonra saklanıp paylaşılmayabilir. Bunun tersine bazı   Minimalizm ve onunla da bağlantılı iki boyutlu yaklaşımlar,   Yayıncılık.   Kurulu olarak Yankı Yazgan’la özel bir söyleşi gerçekleştir-  Birinci konu şu: Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu   toplasanız %2-2,5 civarında. Bunun yanında tedavi, ilaç   şeylerdir. Tanıyı almış olan çocuklarda,
 geliştirmek için yapılacak eylemleri planlama ve kontrol   lerdendir. Eğitim örgütlerinde, bilginin etkin kullanılması   bilgiler çok kapsamlıdır ve bu aşamaların tümü en geniş   Barutçugil İ. (2002). Bilgi yönetimi. Kariyer Yayıncılık.  sanatın sa aşma ve arınma isteğine yönelik önemli bir   Tekin Bender, M.  (2020). Görsel  sanatlar  öğretimi.  6. bölüm:  yaratıcılık.   dik.  (DEHB) tanısı her zaman popüler bir tanı değildi. Ben   tedavisi, sınıf içi düzenlemeler, okul
 etmeyi kapsar (Kim, 2000). Bilgi yönetimi, bir örgütte   için okul  koşullarının elverişli  olmasının  yanında  bilgiyi   anlamda izlenebilir. Ayrıca bazen  bilgi, paylaşılmasına   Bhatt, G. D. (2000). Organizing knowledge in the knowledge development   yaratım bahanesi değil de nedir? Galeri ve müzelere   S.Tuna (Ed.). Nobel Akademik Yayıncılık.    1997'de “Hiperaktif Çocuk Okulda” kitabının ilk versiyonu-  hepsini alanlar yüzde % 1’i aşmıyor.  çıktığını anlamak da önem
 hemen hemen tüm çalışanların katıldığı bir örgütsel aktivi-  kullanacak kişi veya kişilerin bu konuda yeterli olması   karşın kullanılmayabilir veya depolanmayabilir. Buradaki bu   cycle. Journal of Knowledge Management, 4(1), 15-26.  meydan okuyan post- minimalistlerden, ekolojik bilinç ve   Torrance, E. P. (1995). Why to  y? A Philosophy of Creativity. Alex.  Sayın  hocam  yoğun  gündeminize  rağmen  dergimize   nu yazdığım sırada “Hiperaktivite de neymiş” diyen milli
 tedir. Bu nedenle bilgi yönetimi, öğrenmeyi, bilgi paylaşı-  gerekir. Yeni bir uygulama örneğini hayata geçirmek bazen   dört bileşen bize ideal bir bilgi yönetimi çerçevesi sunar.   Celep, C. ve Çetin, B. (2003). Örgütlerde bilgi paylaşım kültürü yaratma. Anı   çevre kirliliğini gündeme getiren arazi sanatçılarına, birey-  Yontar, A. (1993). Yaratıcılık ve eğitim. Ted Yayınları XVII. Eğitim Toplantısı.   vakit ayırdığınız için çok teşekkür ederiz. İzmir Akademi   eğitim
 mını ve bilgi teknolojilerini kullanmayı cesaretlendiren bir   bazı düzenlemeler yapmayı gerektirebilir. Bunun dışında   Bunların hangi düzeyde ve ağırlıkta işleme sokulacağı   Yayıncılık.  sel dertlerini dünyaya dökerken kendiyle hesaplaşan   https://tr.wikipedia.org/wiki/Guernica_(tablo)/ Son Erişim Tarihi: 16.11.2022  dergisi yayın kurulu olarak sizin gibi değerli bir hocamız-  lar, öğrenciler ve veliler vs. çoğunluktaydı. Ne oldu da bu   mini ve tanı ya da tedavinin
 kurumsal kültüre gereksinim duyar (Gümüştekin, 2004). Bu   bilgiyi kullanacak kişilerin bilgiyi doğru özümsemesi ve   bilginin kendisine, örgüte sağlayacağı yararın önemine ve   Chase, R. L. (1997). The knowledge based organization: An international   performans sanatçılarından, deneysel süreçleri kendisi   la  bir  arada  olmaktan  çok  mutluyuz.  Sizinle  alanınız   yirmi beş yıl içerisinde bu tanının daha çok telaffuz edildiği,   alıyoruz, bunlar daha çok gözümüze çar
 anlamda etkili bilgi yönetiminin belki de en önemli unsuru   eğitim sürecine doğru bir şekilde uygulaması beklenir.   ziksel şartlara göre değişmektedir.  survey. Journal of Knowledge Management, 1(1), 38-49.  kadar izleyiciye de açan çağdaş sanatçılara kadar eşsiz   RESİM KAYNAKÇASI  çerçevesinde eğitim üzerine bir söyleşi yapmak istiyo-  daha çok kabul edilebilir bir tanı haline geldiği, hatta   genelinde ihtiyacı olan çocukların çok büyük bir bölümü   düşünelim. Onun
 örgütsel kültürdür (Chase, 1997; Gold vd., 2001).  Okullarda açık ve örtülü bilginin okulun amaçlarına hizmet   Cheng,  E.  C.  K.  (2013).  Applying  knowledge  management  for  school   örnekler sanat tarihinin renkli sayfalarını süslemektedir. O   ruz. Bu söyleşinin eğitim camiasına ve okurlarımıza katkı   birçok durumda “Gereğinden fazla bir şey mi yapılıyor?”                               yan yürütücü işlevlerin  bir aksaklığı olan DEHB’de, yaş
 Wang ve Noe’ye (2010) göre bilgi yönetiminin başarısı   strategic planning. Korean Educational Development Institute KEDI Journal   sayfalara giremeyen bir o kadar sanatçının işleri ise şüphe-  Resim1. https://tr.wikipedia.org/wiki/Son_Ak%C5%9Fam_YemeC4%9Fi_   sunmasını dileyerek sorularımıza başlamak isteriz.   düşüncesinde olunduğu bir noktaya gelindi? Bir analiz   halen bu konuda gereken desteği alamıyor olabilirler.   sını mı, akademik performansını mı, anne-baba ile
 Bilgi yönetimi alan yazınında her ne kadar kurum kültürü-  bilgi paylaşımına bağlıdır. Bilgi paylaşımı, yöneticilere   edecek en etkin şekilde yönetilmesi gerekir. Bilgi yönetimi,   of Educational Policy, 10(2), 339-356.  siz insanlığın gizli hazineleri olarak bir yerlerde gününü   (tablo)/Son  erişim  tarihi:16.11.2022  edelim beraberce.  Burada başka bir boyut da var. Bu sorunların artışını tetikle-  ilişkilerini mi,  hangisini daha  çok etkiliyor? Buna bakmak   büyüdü
 nün önemi vurgulansa da bundan farklı olarak birçok   örgütteki bireysel öğrenmeleri elde tutma ve bunları pratik   öğrenmenin  etkililiği  için  daha  güçlü  bir  kaynak  zemini   Çakar, N. D., Yıldız, S. ve Dur, S. (2010). Bilgi yönetimi ve örgütsel etkinlik   bulup keşfedilmeyi beklemektedir.  Resim 2. https://tr.wikipedia.org/wiki/Guernica_(tablo)/Sonerişim tarihi:16.11.2022  Dikkat  eksikliği  ve  hiperaktivite  bozukluğunun  veliler,   yen nedenler neler oluyor? Ör
 alandaki örgüt için bilgi yönetimi çalışmalarının genellikle   uygulamalar için bütünleştirme imkânını sağlar. Buna ek   sağlamakta ve okulun öğrenmeye ilişkin amaçlarının yerine   ilişkisi: örgüt kültürü ve örgüt yapısının temel etkileri. Ege Akademik Bakış,   Resim 3. https://tr.wikipedia.org/wiki/Fountain_(Duchamp) /Son erişim tarihi:   eğitimciler ve hatta öğrenciler arasında sıkça kullanılan   Tanılar (psikiyatride ve tıp alanındaki diğer tanılar da dâhil),   kıyasl
 bilgi teknolojileri eksenli geliştiği görülmektedir (Bahar,   olarak bir örgüt içinde insanlar, kendi düşünce, inanç, bilgi   getirildiği  krini güçlendirmektedir (Celep ve Çetin, 2003).   10(1), 71-93.  Sözün özü: Sanat yaşamla ilişkili, onu çoğaltan, değerlendi-  16.11.2022  popülerleşmiş  bir  tanı  olduğunu  görüyoruz.  Bu  tanı   bir durumu tanımlamak ve herkes tarafından aynı şekilde   açısından riskleri düşüren olumlu bir gelişme). Ben İzmir'de   probleminin oluşt
 2011). Fakat bilgisayarlar ve yazılımlar gibi teknolojik unsur-  ve deneyimlerini paylaşarak karşılıklı olarak ortak bir anlayış   Okullarda bilgi yönetimi uygulamaları, okul stratejik   Çınar,  İ. (2004,  Temmuz). Bilgi yönetiminde eğitim yöneticilerinin   ren, deneyim üzerine düşündüren, başka bir yoldan o   Resim4.https://www.gazeteduvar.com.tr/yazarlar/2019/07/27/ruyalardan-ci  ilginç bir şekilde diğer tanılardan farklı olarak daha fazla   ele alınıp ve aynı şekilde
 lar bilgi yönetim sürecinde, insan unsuruna göre ikinci   oluştururlar. Bu pratik uygulamalar ve ortak anlayışlar   planının yeterliğini, yönetimini, öğretmenlerin öğretme   yeterlikleri: Malatya örneği. XIII. Ulusal Eğitim Bilimleri Kurultayı, İnönü   deneyimi hissettiren bir idrak biçimidir. Sanatçılar da   kan-bir-kadin-surrealist-oppenheim /Son erişim tarihi: 16.11.2022  ön plana çıkıyor. Bilimsel tanı ile yüklenen anlam arasın-  geliştirilmiş mekanizmalardır. Tanı;
 sıradadır (Gupta vd.,  2000). Birçok  örgüt, ağırlıklı olarak   örgütsel  bilgiyi meydana  getirirler  (Yang,  2007). Eğitim   yetkinliğini, öğrenci desteğini ve öğrenmenin değerlendi-  Üniversitesi, Malatya.  yaşamın orta yerinde dünyayla ve kendileriyle baş başa,   Resim5.https://www.smithsonianmag.com/arts-culture/christos-california-d  daki mesafenin fazla olduğunu söyleyebiliriz. Siz bilim   aracıdır. Tanıyı kullandığımızda, ben “a” dediğimde siz de   muş çocuklar k
 teknoloji ve büyük olasılıkla bunun eğitimine yatırım   örgütlerinde öğrenci, öğretmen, yönetici, personel ve veli   rilmesini geliştirmektedir (Cheng, 2013).   De Long, D. W.  & Fahey, L. (2000). Diagnosing cultural  barriers to   varlıklarının sahip oldukları ve olmadıklarının muhasebesiy-  reamin-90869/ Son erişim  tarihi:16.11.2022  insanı olarak dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğu-  aynı şeyi anlıyorsunuz. Fakat psikiyatrik tanılar özellikle   mın büyük bir
 knowledge management. Academy of Management Executive, 14(4),
 edeceğini bilememek, başkalarının sağladığı olanakları   ranslarını vb. değil; bir güvenli ortamı, güvenliğinizi göze-
 etmeyi öğrenmek, birbirimizi kollamak, nedeni/ başkalığı   zorunluluk olmadığı halde yaptıklarınızı unutmayalım.   çocuğuna sağlayamamış  olma  durumu birçok aileyi  hem   ten ortamı kastediyorum.
 dışlama nedeni yapmamak. Bir diğerinin ne durumda   Gençlerden yüksek lisans yapanlara sorunca hayatı biraz   korkutuyor, hem de üzüyor.   Özellikle akademik başarı kaygısının, veliler ve dolayı-
 olduğunu, okula iki gündür gelmeyen arkadaşımızın neden   ötelemek, henüz hazır hissetmediği durumlara girmeyi   Diyelim ki, işte LGS, AYT vs. sınavlardan bahsettiniz. Birçok   sıyla  çocuklar  üzerinde  giderek  artan  bir  baskı  hâline   bir kere başka şeylere yer olmuyor. Peki, nasıl oluyor o   Umut, umutla iyimserlik arasındaki farka burada dikkat   çok değişik ciddiyet düzeylerinde karşımıza çıkıyor. Özellik-  okuyabilir. O günkü key ne göre bazen sayfaları atlayar
 gelmediğini merak etmek gibi basit şeyleri söylüyorum.  Ya   geciktirmek için diye cevaplıyorlar.   aile diyor ki ben çocuğumu en iyi hocaya gönderebilmek   geldiğini  görüyoruz.  Bu  durum  çocukların  kendini   zaman bu? Evde zeytinyağlı pırasa piştiyse dışarıdan pizza   çekeyim. İyimserlik bir şeyin kendiliğinden iyi olacağını   le RAM’larda çalışan arkadaşlarımız yakından biliyorlar. Son   okur, bazen seslendirir. İnsan ilişkilerinin ve sosyal dünyanın
 da diyelim ki bir mezuniyet partisi yapacaksak herkesin   Psikolojik verilerle açıklanabilir gibi gözüken konuların   isterdim ama yapamıyorum ve bunun verdiği pişmanlık,   gerçekleştirmelerinde  sadece  akademik  başarının   söylenmez. Ama evlerimizde artık öyle. Çocuklar “Ben   düşünmek. Umut ise benim gayretimle bazı şeylerin iyi   10 yıl içerisinde ilk bakışta otizm ile ilgisi yokmuş gibi gözü-  değişkenliğini yansıtan bu durumu  algoritmanın tanımı
 gücünün yetebileceği, kendini dışarıda hissetmeyeceği bir   altında daha ziyade ekonomik, politik ve sosyal bazı   eziklik, mahcupluk, görevini yerine getirememişlik duygu-  geçerli görüldüğü tek boyutlu bir ihtiyaç hâline geliyor.   pırasa istemiyorum, pizza yok mu?” diyor ve hatta kendisi   olabileceğine olan inançtır. İkisi arasında ince bir fark var.   ken birçok çocukta otizm spektrum tanısı ile uyumlu   içerisinde hep aynı tepkiler veren ekran ya da araçlarda
 yerde ya da bir biçimde yapmayı düşünme de takım olma-  gerçekler de var. Kafamdaki cevap şu: Ergenlik uzadı çünkü   sunu yaşıyor. Bu gibi duygular, bazen anne babanın sağlıklı   Çocukları bu kıskaçtan kurtarmanın yolu nedir sizce?  çağırıyor pizzacıyı. Pizzaya da hiçbir düşmanlığım yok, her   Birisi ben oturacağım gökten benim önüme düşecek. Öyle   özelliklerin belirlenmesi ile bu tanının konduğunu da   bulamayabiliriz. İnsan ilişkilerinde karşımızdakine hep aynı
 nın parçası, bir diğeri için vazgeçebilmek. Aynı toplumsal   hayat daha çapraşıklaştı. Eğer ergenlik ve gençlik hayata   düşünmesini, çocuğuna gelişmesi için gereken özgürlüğü   akşam da yiyebilirim. Ancak teknoloji kullanımından ziyade   bir şey yok, hiçbir yerde yok! Güvenirseniz sıranızı beklersi-  görüyorsunuz. Çünkü spektrum kelimesini ifade ettiği   reaksiyonu verdiğimizi düşünelim. Böyle her durumda aynı
 empatinin bir parçası olduğunu düşünüyorum. Hiç kimse-  hazırlık için bir dönem ise hayat daha çok hazırlanmak   ya da bağımsızlığı vermesini engelliyor. Çünkü kaygı içinde   Akademik başarı (hele bunu arzu etmek) ayıp ya da kötü bir   bir yaşam düzeni meselesi haline geliyor. Yaşam düzeni de   niz. Güvenmiyorsanız, araya adam koyarsınız, öne geçme-  şekildeki  yelpaze  ya  da tayf  olarak  düşündüğümüzde   reaksiyonu veren bir insanı “Sen robot musun?” diye
 nin dışlanmadığı, başkalaştırılmadığı ortamların gerekliliği.   gereken bir nitelik kazandığında bu süreyi uzatmak mantık-  olduğumuz zaman durumu daha çok kontrol etmeye   şey olmadığı gibi akademik başarısızlık da öyle değil.   sadece zevkli şeylerin, sadece anında tatmin sağlayan   ye çalışırsınız. Çünkü beklediğinizde sıranızın gelmeyeceği-  değişik tonlarda aynı problemin değişik görüngülerinin   sorgulamazlar mı? Robotik  olmayan bir insani  ilişkiye
 Ana  sınıfında,  okul  öncesinden  başlayan  bir  anlayışla   sız gelmiyor. Hatta ne kadar hazırlanırsak hazırlanalım hâlâ   çalışıyoruz. Anne babaların böyle bir ikilemi, böyle bir   Burada, ilkokul yaşlarında başlayan, çocukların öğrenme ile   şeylerin yapıldığı, zor şeylerden uzak durulduğu düzen   ni düşünürsünüz. Mutlaka bir şey yapmanız gerekiyordur.   ortaya çıkabildiğini, yaş, cinsiyet ve sosyoekonomik durum   çocukların ihtiyacı var. Anneme seslendim, hemen ses
 çocukların bir arada barışçıl bir şekilde olmaları ve diğerini   tam olarak hazır hissedemediğimiz bir duruma dönüştüğü   durumu var.   olan ilişkisindeki negati iklerin önüne geçen ‘öğrenme   olursa ne olacak? Bunun için birçok gerekçe var; insanlar   Çünkü  birileri  mutlaka  bir  yerden  başka  birilerini  sizin   gibi etkenlerin problemin fark edilip tanılanabilirliğini   vermedi ya da her zaman ‘canım’ diyordu, bu sefer ‘ne var’
 olduğu gibi kabul etmeyi öğrenmeleri, kendisinden farklı   için birçok becerisi tam olan, yetişmiş, çalışmaya hazır pek   ilişkisi poziti iği’ ortaya çıktığı ölçüde, akademik başarı   çok yorgun, çok bıkkın, yaşam çok zor gibi. Çocuk oturup   önünüze geçiriyordur. Bu iltimas, adam kayırmacılık gibi   etkilediğini görmekteyiz. Örneğin, son yayınlarda bildirilen   dedi. Bunu benim zihnimin alabilmesi, değerlendirmesi,
 olandan rahatsız olmamayı, daha önemlisi onu kendi   çok birey hayata girme konusunda tereddüt ediyor.   Küçük çocuklardan sosyal ve ekonomik duruma bir örnek   olmasa bile öğrenmenin gerçekleşebileceğini düşünüyo-  iki  saat ders  çalışmıyor,  youtube  ‘da öğretici  videoları   güven hissini zedeleyerek tahrip ediyor.    36 çocuktan  birisinde otizm  spektrum  bozukluğu var,   nüanslardaki farklılığı kendi repertuvarına katması önemli.
 kafasındakine uydurma ‘re eksini’ ötelemeyi öğrenmesi   vereceğim, ailelerin rahatlatılmasının,  özellikle maddi   rum. Öğrenme zevki nasıl gelişir? Yetersizlik hissetmediği-  izlemiyor. Pandemi dönemi bu ekrana fazla düşkünlükten   bilgisi bu durumun net  bir artışından ziyade sosyal ve   Oysa annem bir robot olsaydı, en azından şu andaki robot-
 okul hayatının önemli bir kısmıdır. Evde başladığında daha   Sayın hocam verdiğiniz bilgiler için teşekkür ediyoruz.   olarak rahatlatılmasının çocuğun gelişimi üzerine kritik bir   miz ölçüde. Çünkü küçük yaşlarda hissedilen yetersizlikle-  sorumlu  tutuluyor,   ‘biz  de  ekrana bakmaya  alıştık”   Kendine güvenebilmek çok güzel, kendine güvenmekte   ekonomik eşitsizliklerin, ırksal ve etnik özelliklerin tanı   lardan olsaydı, her seferinde aynı özdeki yanıtı aynı süred
 kolay gelişen, ama ev ile çeliştiğinde okulun etkilerinin   Konuşmanız  sırasında  lise  seviyesindeki  öğrencilerin   etkisi olabilir. Bilhassa yoksulluk sınırında olan toplumun   rin birikimi ile özellikle ergenlikle birlikte başlayan öfke,   durumu, kusura bakmasınlar, bana pek inandırıcı gelmiyor.   bir zarar yok. Ama başkasına güvenebilmek de çok önemli   konmasını daha az etkilemesine bağlı olarak daha önceden   ve standart biçimde verirdi.
 daha net hissedilebileceği bir süreç.  bile  bazılarının  velileri  tarafından  okula  gönderildiğin-  önemli bir kesiminde zaten sorunların çoğunu yaşayan   geride kalıyor olma, hayatta bir yer bulamayacağı düşün-  Bu tip dijital kaynaklı uyarım almanın beyinde genellikle   bir özellik. Benim kendimden başka güvenecek kimsem   hizmete erişemeyip tanı konulamamış olanların da bir tür   İşte buradan şöyle bir tartışmayı açmak isterim. Önümüz-
 den bahsettiniz. O örnekten yola çıkarak okul, ders veya   çocuklar hem ruhsal hem davranışsal hem akademik başarı   cesi ile beraber birçok çocuğun, ergenin davranışını   yoksa  durumum  yaman  demektir.  O  nedenle  çocukluk   ‘radar’a girmesiyle ilişkili. Otizmin özünde ha f veya ağır
 Evet  hocam,  dediğiniz  gibi  sınıf  ortamında  aslında  o   sınav yükümlülükleri açısından ebeveynlerin rol çatışma-  vb. ile ilgili, daha çok dezavantajlı düzeyde kalıyorlar. En   belirlemeye başlıyor. Diyebiliriz  ki ‘herkes  aynı başarıda   ha f bir yatıştırıcı, uyku verici bir etkisi var. Uyuyormuş gibi   başkasına güvenebilmeyi de öğrendiğimiz bir zaman   da olsa ortak ne var? Karşılıklı sosyal ilişki kurma arzusunun   deki  dönemde  yapay  zekâ  ve  robot teknolo
 dayanışma,  ortak  hedefe  birlikte  hareket  edebilme,   sına düştükleri söylenebilir mi? Mesela, öğretmen anne   sıkıntılı  kesime  önceliği  vermeliyiz.  Benim  aklıma  ister   olacak’ diye bir şey yok. Herkes aynı ders başarısını ürete-  oluyor beyin. Bir şey yapıyorsunuz, ama sizi yormayan bir   dilimi. ‘Ben başkalarına güvenebilirim. Bana zarar vermez-  yeterince güçlü olmaması,  ziksel dünyaya olan ilgi ve   gelişecek ki, algoritmalarındaki bu sınırlılığı da aşaca
 empati kurabilme ve birbirlerine saygı duyma becerileri-  babaların  bile  LGS  ve  TYT’ye  girecek  çocuklarından   istemez ilkokuldaki sınıfımın arka sıralarında oturan, okuma   bilecek kapasitede olmayabilir, bunu tartışmıyorum. Ama   şey yapıyorsunuz. Zahmetten kaçınma eğilimimizi bir tür   ler. Benim iyiliğimi düşünürler.’ Çünkü güvenemediğimizde   bilginin sosyal dünyaya olana göre daha güçlü olması ve   insanlardan ayırt edemeyeceğiz. O zaman sorun yok,
 nin  geliştirilmesi  oldukça  önemli.  Toplum  hayatına  da   daha  fazla  çaba  içerisine  girdikleri;  öyle  olunca  da   yazmayı  bile sökemeden  okulu  bırakmak zorunda  kalan   tam da bu farklılık ve değişkenlik nedeniyle öğretimin   istismar eden bir araç haline dönüyor o zaman bu teknolo-  zorluklar,  güvenin olmadığı yerde şiddet başlıyor. Öğret-  kalıpçı algoritmik  öğrenme tarzının öğrenmeye hâkim   bence.  Zaten zihinsel dünyamız ona göre gelişecek. Ama
 hazırlamak  aslında  bir  anlamda.  Siz  de  psikolojinin   kendilerine vakit ayıramadıkları yani çocukları dışındaki   çocuklar geliyor.   bireyselleştirilmesi, farklılaştırılması gibi kavramların hayata   jik araçlar. Devamlı yorulmamız gerekmiyor ama devamlı   mene güvenemiyor öğretmenin yaptığı işi kötülüyor,   olması, dışarıdan öğretilmeye yeterince açık olmayıp   şu anki duruma baktığımızda otizm spektrumu ile ilgili
 toplumsal  bağlamdan  ayrı  düşünülmeden  ele  alınması   kişisel  hayatlarını  yeterince  değerlendiremedikleri   Amerika Birleşik Devletleri'nde yapılmış bir çalışmanın ilk   geçirilmesi ön plana çıkıyor. Başarısız olunabileceğini kabul   çoklu gelişme imkânlarının artmasıyla mümkün olacaktır.   olduğu düşünüldüğünde ebeveynlere çocukların gelişim   sırtüstü de yatamayız. Kimsenin sırtüstü yatmasına itirazı-  doktora güvenmiyor doktora saldırıyor. Anlatabiliyor   birço
 gerektiği  görüşündesiniz.  Söylediklerinize  paralel   bilinmektedir.  Dolayısıyla  bu  zorlu  süreçleri  verimli   basamağında yoksulluk sınırında yaşayan çocukların beyin   etmek gerekir. ‘Her şeyi’ başarmak zorunda değiliz. Bir   Bazen bunu beş derslikli küçük bir okulda bir öğretmenin   sürecinde  teknoloji  kullanımını  dengede  tutmalarına   mız yok. Yan gelip yatmak güzel bir şeydir ama yorucu bir   muyum? Eğitimin belli ilk işlevi, okul öncesi dönemde,   rinde g
 olarak  ergenlik  dönemi  özelliklerinin  kültürel  kaynaklı   yönetmek isteyen eğitimci ebeveynler olarak bize neler   gelişimi üzerinde gelir düzeyinin düşüklüğünün negatif   diğer konu, başarma alanlarının sınırsız ve açık olduğunu,    başarabildiğini görebiliyoruz. Bu bir bakış açısı meselesi.   yönelik önerileriniz neler olabilir?  günden sonra yan gelip yatmak daha güzeldir. Bir denge   başkalarına güven duygusunun, hakkımızı alacağımıza olan   rol  oynuyor.  Örneğ
 bir algı olduğuna yönelik görüşler de dile getiriliyor. Bu   tavsiye edersiniz?  etkileri ortaya konuyor. Özellikle yoksullarda, çocuğun   bir alanda olmasa da başka bir alanda başarılı olunabilece-  Beraber şarkı, türkü söylemek, dans etmek, oyun oynamak;   Velilerin çocuklarıyla gurur duyması hoş bir şey ama gurur   lazım.  inancın yerleşmesi.    edilebilir olan bilgiyi öğrenme kabiliyeti daha yüksek olan   malarını sağlamaktır. Bu bir sınıf ortamı ise, gün akışının
 kültürel  farklılıklara  dayalı  olarak  ergenlik  döneminin   beyninin yüz ölçümü daha düşük kalıyor: Ne kadar düşük   ğini bilmek,  başarısızlığa, kayba  tahammülü de  arttırır.   sınıfın dekorasyonunu çocuklarla beraber yapmak gibi   vesilesinin teknoloji kullanımı olması çocuklara çok gurur   Anne babalar üzerinden gitmişken şimdiye kadar olan   bu çocukların bir bölümünde özellikle zekâ ve dil gelişimi   nasıl olacağını bilmek, kendisinden beklenenleri bilmek, o
 uzadığı  da  dile  getirilenler  arasında.  Sizce  ergenlik   Bir kere anne-  babalık rolü; eğitimci, doktor, mühendis,   kazanç, o kadar zayıf beyin gelişimi. Bunu ortaya koyan   Sadece sanat ya da spor gibi performans alanlarını düşün-  faaliyetler buna bir örnek.   vermiyor, hoşlarına  gitse de.  Televizyon,  radyo,  tuşuna   konuşmamızı  bir  çerçeve  içinde  toparladığımızda   Bir  hemencilik var,  güven  olmadığında.  Hemen olması   iyi olunca önemli bir kısmının o
 döneminin uzadığına ilişkin algı yaşadığımız çağın kültü-  şoför, polis, profesör vb. her türlü rolümüzden daha   araştırma ekibi 2015’te bunu yayınladıktan bir süre sonra   meyelim. Öğrencinin kendini ortaya koyabildiği alanların   Diğer yandan, başarı ve okuldaki gündelik hayatın geliştiri-  bastığınızda çalışan her alet, bir teknoloji ürünü. Bunları   aslında okul yaşantısı öncesinde ebeveynlerin çok büyük   gerekmiyor birçok şeyin. Geleceğe güveniyorsanız bekle-  sit
 rel  yapısından  kaynaklı  olabilir  mi?  Bu  konuda  neler   kuvvetli bir rol. Kuvveti nereden geliyor? Bizde yarattığı   takip çalışmasını yaptılar. Şöyle dediler, peki biz acaba bu   çoğalması, okulda birçok durumda başarısızlığa tahammül   ci etkisi üzerinde düşünürken öğretmenlerin üzerindeki   kullanmak çok yüksek bir beceri gerektirmiyor. Baktığımız-  rolleri  var  Özellikle  erken  çocukluk  döneminde  belirli   yebiliyorsunuz. Marshmallow Testi’ni düşünün, hemen
 paylaşmak istersiniz?  duygu çok daha güçlü, biyolojik yanı,  tetiklediği değişik   etme ‘fırsat’larının ortaya çıkmasını getirir. Örneğin,   yüklerin daha iyi tanımlanmasına da ihtiyaç var. Özellikle   da tablet  teknolojisi vb.  şeyler mümkün  olduğunca çok   yemeden beş dakika sonra tekrar gelmemi beklersen bir   kadar öne çıkartılması,  otizmli yanı besliyor gibi düşünüle-
 hormonal aktiviteler ve beraberinde gelen güçlü duygular   yoksul ya da dezavantajlı gruplarda tek başına çocuk büyü-  okuldaki ‘kabadayı  çocuklar’, ‘efeler’  ve ‘bitirimler’in bir   hazır  oluşlarla  altyapıyla  geliyor  çocuklar  okula,  okul   tane daha vereceğim diyor öğretmen 4-5 yaşındaki çocuk-  yaşta gözlenebilir vakaların da tanı havuzuna girmesiyle   bilir.  O ihtiyacını karşıladığınızda çocuğun da gündelik
 Teşekkürler, yine önemli bir nokta. Ergenlik uzuyor ama bir   var. Bu duygu, anne babanın beyninde, özellikle çocuğun   ten kadınlar, siyahlar, Latinler, Amerika'daki hani en düşük   öğretmeye çalıştığımız bilgilerin çokluğundan ötürü. Çok   insanın kolayca kullanabileceği sadelikte ve basitlikte   öncesi  eğitim  kurumu  ya  da  anasınıfından  başlayarak.   lara. Bekleyenler var,  beklemeyenler var. Bekleyenlerin   oluyor. Özellikle ortaokul ve lise yaşlarında bu sorunl
 kısım insan da diyor ki ergenlik erken mi başlıyor? Hatta   hayatının ilk üç  yılında, bu aktiviteler çok  yoğundur. Bu   sosyoekonomik kesimdekilere, ayda 1000 $ para verelim,   kısmı kendi emekleriyle elde ettikleri bir kazanım olmayan,   şey öğretmeye çalışırken hiçbir şey kazandıramamış olmak   yapıldığı için çok ilginçler. Bu ürünler Afrika’daki bir insanın   Ve bu altyapı ile birlikte az önce bahsettiğimiz sosyal   hayatları genelde daha çok yolunda gidiyor, 30 yıl
 çocukların  ziki gelişimlerine baktığınızda hakikaten birkaç   arada herkes bu duygusal değişimin sadece annede   başka hiçbir şey yapmayalım; bir kontrol grubuna da 50 $    ziki kuvvet, yakışıklılık veya güzellik gibi, sonuçta dönüp   gibi bir gerçek de  var. O  nedenle akademik başarıyı sırf   da 90 yaşındaki bir insanın da Latin Amerika’da dağdaki bir   motivasyon, ekip ruhu bu tarz etkinliklerde ya da okul   edilmiş bir çalışma.  Ayrıntılı bakıldığında her bekleyeme-
 önceki kuşağa kıyasla hem boy pos hem ikincil cinsel karak-  olduğunu düşünür ama annede de babada da var. Erkekte   verelim, takip edelim. Çocukların beyin gelişimlerini   dolaşıp onları tatmin etmeyecek olan özelliklerini öne   öğrencilerin meselesi  olarak  da görmemek  lazım.  Aynı   köylünün de herkesin kullanabileceği, hatta okuma yazma   içi çalışmalarda çocukların aileden getirdiği bir kültür ya   yen de aynı seviyede değil. Mesela siyah çocuklar, Ameri-  kendi k
 teristikler vs. gibi özellikler çocuklarda biraz daha erkence   kadına yakın ölçüde güçlü olduğunu, daha gecikmeli   ölçelim ve nasıl gittiğine bakalım. Karşılaştırıldığında aylık   çıkartarak başarısızlıklarına tahammül edebiliyorlar. Ama   şekilde öğretmenlerin de meselesi. Öğretmenler de ‘başa-  bilmeden işletebileceği şekilde yapılmaya çalışılıyor.   da  bir  eğitim  çok  etkili  sınıf  içi  uygulamalara  adapte   ka'da yapılmış olan bu çalışmada, ortalama yedi saniy
 ortaya  çıkıyor. Bunun beslenmeyle ilgisi olduğu söyleniyor.   olarak ortaya çıktığını görüyoruz. Erkeklerin çocuklarından   ciddi bir gelir güvencesi verilenlerin, geçim güvenliği   ortaokul ve lise çağlarındaki başarısızlıklarına tahammül   ramayanlar’  olarak görülüyorlar.  Ben müfredat  yükünün   Hayranlık uyandırıcı aletler. Ancak anne babalar adına ciddi   olurken.  Bu  anlamda  baktığımızda  özellikle  0-5  yaş   bekleyebiliyor. Çünkü diyor ki “Ben bulmuşken yemel
 Yediklerimizde, içtiklerimizde istenmeyen şeyler mi var?   uzak durması; bu re eksin tetiklenmesini ve doğurduğu   sunacak kadar yardım yapılanların çocuklarının beyin gelişi-  etmelerine yeten, ‘hiç  kaybetmeyen  hep kazanan’  gibi   başarı üzerinde olumsuz bir etkisi olduğunu düşünüyorum.   bir yanılgı var. Bu teknolojiyi kullanmak, ilerde teknoloji   döneminde çocukların öngörülebilir yaşamlarının olması   getirip getirmeyeceğini bilemem.”  Bu da güven duygusu-  sorun
 Bunların sebepleri kesin değil. Ergenliğin uzaması bir parça   duyguların güçlü biçimde ortaya çıkmasını geciktiriyor,   mindeki kazanımları belirgin biçimde  saptandı. Nakit   gösteren bu özellikler, 20'li yaşlara geldiklerinde pek prim   Her yıl birçok öğretmenle konuşuyorum. Gördüğüm şey,   üreten birisi olmak anlamına gelmiyor. Çünkü bırakın on yıl   gerektiğinden  bahsediyorsunuz  ve  kendi  sınırlarını   na dayalı. Okul paydaşlarının birbirine güvenebilmesine ve
 bebekliğin uzamasına da benziyor. İnsan bebeği, insan   hatta engelliyor. Bebekle daha çok zaman geçirmiş baba-  transferi denen bu yöntem toplumsal eşitsizliklerin derin   yapmadığında, çok ciddi depresyonlar ya da değişik   herkesin sürekli bir şeyler yetiştirme derdinde olduğu.   sonrayı beş yıl sonra  bile şu andaki teknolojik araçlar   görmeye ihtiyaçları olduğunu vurguluyorsunuz. Peki bu   iyi davranmasına dayalı okul iklimi çalışmaları bu ihtiyacın   lilik gibi öz
 yavrusu gelişiminde diğer memelilerden farklılıklar gösteri-  nın hem bağ kurmayla ilişkilendirilen hormon düzeyinin   olduğu yerlerde temel ihtiyaçların karşılanmasıyla ilgili   bağımlılıklar ortaya çıkıyor. Bu bize şunu gösteriyor: Başarı-  Herkes  hep  geriden gelme, yetişememe,  tam  yapmak   demode olmuş olacak. Diğer yandan, bize anında sonuç   dönemde anne babaların tutumları nasıl olmalı? Az önce   okul ortamında karşılanmasına dayalı. Okul iklimi kavramı-  olası
 yor, mesela  l yavrusu, bugün  llerden gidiyoruz. Fil   hem de davranış tarzının kendine özgü ama özünde anne-  güvenceler sağlanan annelerin çok önemli bir bölümü   sızlık acı verici bir şeydir, insan acıyla başa çıkmak için   istediklerini yapamama duygusu içerisinde. Pandemi   veren etkileşimlerin, daha tatmin edici olduğunu, daha   de sınırlardan bahsettiniz. Bu sınırlar, ödüller, yaptırım-  nın özünü çıktısını da sosyal,  ziksel ve duygusal gelişime   durumun gözden
 doğduğundan  neredeyse  üç saat  sonra  ayağa  kalkıyor,   den çok da  farklı olmadığını gösteren çalışmalar var. O   çocuğunun ihtiyaçlarıyla ilgili rahat hissetmesiyle beraber   değişik yollar bulabilir. Bu yolların bir kısmı negatif bir   dönemi aslında müfredatta radikal değişiklikler yapmak   kolay alışkanlık yarattığını biliyoruz. Anında sonuç aldığımız   lar  vb.  Bu  çerçeve  içerisinde  nasıl  yönlendirebiliriz   olanak veren güvenlik oluşturuyor. Ben ‘ben’ oldu
 neredeyse  ertesi  gün  annesi  babasıyla  birlikte yemeğe,   nedenle mümkün olduğunca erken yaştan itibaren çocuk-  bebekle daha iyi zaman geçirdiğini, ona daha çok vakit   şekilde, başka bir gelişim alanını bozarak uyum sağlamayı   için bir fırsattı (bu konuşma yapıldığında Maraş depremleri   her şey bizi onu daha çok kullanmaya yöneltir. Basit bir   ailelerimizi?  bana kötü bir davranış olmayacağına inanıyorsam, güven-  Otizm spektrumunda çevresel etkenlerin aslında k
 çevreyi araştırmaya çıkıyor. İnsan yavrusu ise kendine gelip   larla zaman geçirmek erkekler için de kritiktir. Mesela   ayırabildiğini, daha çok etkileşime girebildiğini ifade etmiş.   getiren durumlar oluyor. On iki yaşından sonra evin   henüz olmamıştı). Bu fırsat henüz kullanılamamış gibi gözü-  örnek; fast food denen yiyecekler anında insülin salınımına   de hissediyorum.  olmakla birlikte DEHB’ye göre daha sınırlı. Örneğin,   mi’de bir İzmir anısı kalsın isteriz.
 de şöyle bir sağa sola bakana, kafasını kaldırana kadar üç   babalık  izni  bunu  sağlayacak,  sanılanın  aksine  babaların   Mesela bu okullarda yemek çıkması konusu bir süredir   gelişimdeki yeni etkisi iyice azalıyor. Bu tıkanıklıkların   küyor. Eğitim uzmanı olmamakla birlikte konuların seyreltil-  yol açacak kadar şekerli ya da şekere dönüşebilir madde   Bir ahenk olmasından bahsediyorsunuz aslında. Bir uyum-  1950’lerde 1960’larda anne babanın tutumlarının bu   İzm
 ay, ayağa kalkıp düz bir çizgide yürüyene kadar 1-1,5 yıl, iki   rolünün çok daha şefkatli, çok daha yol gösterici olmasını   talep olarak gündemdeydi, bu yönde olan bir uygulama.   aşılması, okulda farklı alanlarda kendini gösterme fırsatları-  mesinin ve az ama derinlemesine öğrenmenin arttırılması-  içerdikleri için bizi biraz daha yemeye yönlendirir. Patates   luluk  üzerine.  İnsanın hayatının  içinde uyumluluk  sadece   Sayın hocam biraz önce dikkat eksikliği ve hi
 kelimeyi bir araya getirene kadar 2-2,5 yıl geçiyor. Sizler   sağlayan , çocuklarla yakın zaman geçirmeye imkân veren   Çocuğunun aç olmadığını okulda doyurulduğunu bilmek,   nın doğmasıyla mümkün olur. Eskiden korolar, halk oyunları   nın olumlu bir etkisi olabileceğini düşünüyorum. Başarıyı   kızartması böyle bir şeydir. Bu tür anında tatmin olabilme   benzerlerden olmuyor. Acılı ekşili soslar ya da tavuktan   tanısından  söz  etmiştik.  Bir  de  son  dönemde  otizm
 öğretmen olarak çok daha iyi biliyorsunuz, lise talebesini,   bir düzenleme. Bu bakımdan kamuda çalışanlardan başla-  insanların okula karşı olan bakışını değiştirmez mi? Bu   grupları gibi mahalle arasındaki okullarda bile bulunan   çok zorlaştıran bir yanı olduğu gibi üstün başarıyı da   kötü bir şey değil. Sakın yasaklanması gereken bir şey   yapılmış tatlılar, ilgisiz bileşenlerin bir aradalığı.  Tek tiplilik   tanısı alan bireylerle oldukça yoğun bir şekilde karşıla
 anası babası yatağından kaldırıp okula getirip bırakıyor.   yarak kolaylaştırılmasını önemli buluyorum.   nedenle okul aslında bir toparlanma, bağları güçlendirme   şimdi ise  çok nadir  olan  toplu  aktivitelerin beraberlik ve   değersizleştiren  bir  yanı var.  Öte  yandan  binlerce  kişinin   anlamına alınmasın. Her şey çok yararlı olmak da zorunda   değil, tam tersi bir çeşitliliği ahenk içinde bir arada tutabi-  yoruz.  Çalışmalarınızda,  genetik  faktörlerle  birli
 Evet, şimdi o nedenle insan yavrusunun ihtiyaçları güçlü,   yerini alıyor. Anne babanın yapamadıklarını, gücünün   bağ geliştirme üzerine etkisi gibi koruyucu etkenler başarı-  tam puan aldığı sınavlar var. Bir yanda da sınav sonuçlarına   değil dünyada. İnsanlar yanlış ve zararı kendilerine doku-  lecek düzenlerden bahsediyoruz. Bunu yaparken de   çevresel  faktörlerin  de  otizm  tanısı  üzerinde  etkili   olmalarını  ayrı  tutmak  gerek,  anne  baba  tutumları  her
 belli durumlarda bağımlılık yani baştan beri oldukça güçlü.   Anne babanın davranışlarını belirleyen ana duygu korku.    yetmediklerini, kamu adına toparlayan bir yer. Sağlık ihtiya-  sızlığı korkulacak bir durum olmaktan çıkartırken başarma   baktığınızda çocukların bir bölümü okuduğunu anlamıyor.  nan şeyler yapabilirler. Ama buradaki sorun şu: Çocukların   sadece bir kişinin kendisinin istediklerinin olması ya da   olduğunu  ifade  ediyorsunuz.  Okuyucularımızın,  ann
 Bir ihtiyaç var: Birbirimize ihtiyaç. Bu ihtiyaçlar bir ölçüde   Kaygı ve korkunun yol göstericiliği ile hareket ediyoruz   cının karşılandığı, aşısının yapıldığı, karnının doyurulduğu   için gereken işbirliği vb ortamlara da yol açıyor. Kazanmak   Ekran bağımlılığı son yıllarda ruh sağlığı alanında sıklıkla   bunun dışında hiçbir şey yapmıyor olması. “Sadece   devamlı başkalarının istediklerini yapması üzerinden değil,   babaların  ve  eğitimcilerin  daha  da  bilgilenm
 üzerimizdeki toplumsal taleplerle de  bağlantılı. Bir bebek   çoğumuz, çocuklarımız olduğunda. Korkumuz ne? Görevi-  yer. Okulda çalışan herkes, başta öğretmenler, yöneticiler,   ile  başarmak da  çok  sık  karışıyor. Kaybetmek  başarsanız   işlenen bir konu hâline geldi. Ekran bağımlılığının küçük   patates kızartmasıyla beslenmek ne kadar uygundur?”   sırayla. İnsanların bazen kendi sırasını beklemesini öğren-  söz konusu çevresel faktörler nelerdir kısaca özetleyebi-
  zyolojik olarak hazır olmadığı için ileride yapacağı birçok   mizi yapamamak, en başta. Görevimiz ; hayatta kalmasını,   personel, kapıyı açıp kapayan güvenlik görevlisi hepsi   bile yaşayabileceğiniz bir durum.  yaşlardan  itibaren  yaygınlaşmasına  da  tanık  oluyoruz.   sorusu. Bunun zevkli olup olmadığını tartışmıyorum. Bazı   mesi, okul öncesinde en önemli öğrenilen şeylerden bir   lir misiniz? Bir de bu tanıyı alan öğrencilerimiz için anne   dil ve sosyal pragmati
 şeyi yapamıyor. Ama büyüdükçe hayatın gerekleri ortaya   hayatın değişik zorluklarına dayanabilmesini sağlamak.   çocukların hayatında o nedenle unutulmaz yer bırakıyorlar.   Burada sorunuza net bir cevap veremiyorum  ama tartışma-  Teknolojik cihazları çocuklarını oyalamak için kullanarak   çocukların bir youtube videosu izlemekten keyif almaları,   tanesi.  Sadece onu  öğrenseler. Bu  gözle bakarsanız   babalara ve eğitimcilere hangi tavsiyelerde bulunursu-  yaşın altı
 çıktıkça yeni beceriler yapabilme yanı gelişirken yapması   Bunu hemen herkes hissediyor, bunu hissetmeyen çok   Bundan dolayı bu röportajdan çıkmasını istediğim şey,   yı iyice tarif etmek de yetebilir. Bir tarafta akademik başarı   kendilerine zaman ayırmak isteyen ebeveynlerin çocuk-  hatta bazı şeyleri oradan daha iyi öğrenmeleri (mesela,   ülkemizde okul öncesi eğitim tamamen başarısız diyebili-  nuz?  ması,  karşılık  vermeyen  ya  da  sınırlı  seçenekler  içinde
 beklenenler de artıyor.  Sizin gruptaki öğretmenleri   nadir insan var, bu bir. İki; en ideal koşullarda yaşayanlarda   okulların bütün bu konuştuğumuz konularda (derslerle   çok önemli iken, diğer tarafta ise akademik başarının hiç   ların  basit  temel  becerileri  gerektiren  davranışlarla   bazı İngilizce kelimeleri) mümkündür. Ama gelişim bundan   riz, kimse sırasını beklemek istemiyor. Bekleyememe mese-  Otizm spektrum bozukluğu, dikkat eksikliği ve hiperaktivite
 düşünün; doktora gibi eğitimleri, bir yandan öğretmenliği-  da benzer düzeyde güçlü bir kaygı düzeyi var, sadece para   sınırlı olmayan) çok kritik bir yere sahip olduğu. Okul bunu   önemli olmadığı, derslerin bir öneminin olmadığı, önemli   teknolojik  cihazları  kullanmasını  da  övünme  konusu   ibaret olduğu takdirde, yeterli olmuyor. Ve bu bence sınırlı   lesi mesela dikkat eksikliği ve hiperaktivite bozukluğunun   bozukluğuna benzer, kalıtılabilir bir nörogelişimse
 nizi yaparken bunu yürütmüş olmanızı, burada beklenen-  pul, iş değil. Ama yokluk ve yoksulluk arttıkça tabii ki bu   sağlayan sosyal  ziki ortam, bir toplum birimi, okul iklimi   olanın mutluluk olduğunu savunan bir ekol var. Sanki ikisin-  hâline getirdiklerini gözlemliyoruz. Bu durumun çocuk-  gelişim sağlayan aracın bir özelliği de kendinden başkasına   da önemli bir gözlenebilir göstergesidir.   luk; yaşantıların ve çocuğa sağlanan desteklerin, genlerin   Annemle ya
 den fazlasını yapabilecek somut yaşamsal ihtiyaç ya da   korku ve kaygı da derinleşiyor. Nasıl yapacağını, nasıl   deyince sosyal duygusal gelişim deyince sadece EQ konfe-  den biri olması gerekirmiş gibi. Bu sorunların azaltılması,   ların  gelişim  döneminde  tedirgin  edici  taraflarının   çok yer bırakmıyor olması. Aynı fast food gibi. Alışırsanız   Beklemek nedir? Beklemek aynı zamanda bir umutla ilgili.   kendi aralarındaki etkileşimlerin sonuçlarına bağlı olarak
   22   23   24   25   26   27   28   29   30   31   32