Page 86 - 81 Çalıkuşu İzmir

Dosya

Sanat Atölyeleri

SANATÇI

ÖĞRETMENİMİZ

NİLAY ERİK

1978 yılında Ankara’da doğan Nilay Erik; ilk, orta
ve lise öğrenimini Ankara’da tamamladı. Ankara
Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi Türk
Dili ve Edebiyatı bölümünden mezun oldu. Türk
Dili Edebiyatı alanında yüksek lisans yapan yazar,
Gaziemir Şehit Mustafa Yaman Anadolu İmam Ha-
tip Lisesinde öğretmenlik görevine devam ediyor.

talamak için harcayan, karın tokluğundan çok ruh
İlk öyküsü “Oyunbozan” 2016 yılında “Türk Dili” tokluğunu önemseyen bu karakter onu fazlasıyla
dergisinde yayımlandı. Öykü ve şiirleri Dergâh, büyülemiş. Hayatı boyunca en yakın arkadaşla-
Türk Dili, Edebiyat Ortamı, Dil ve Edebiyat, Çağ- rının roman ve hikâye kahramanlarından oluştu-
daş Türk Dili, Edebiyatist, Mahalle Mektebi, Hayal ğunu söyleyerek, gerçek yaşamda tanıyamadığı
Bilgisi gibi çeşitli dergilerde yer aldı. “Çetin Derler insanları kitaplarda tanımanın müthiş bir deneyim
Ayrılığın Derdini” isimli öykü kitabı 2020 yılında ya- olduğundan bahsediyor.
yımlandı.

Yazarın gençlik yılları ise kimseye göndermediği
Yazma serüvenine çocukluk yıllarında başlayan mektuplarla, günlüklerle, öykü denemeleriyle geç-
yazar; o yıllara ait anılarını şöyle özetliyor: “İlkokul miş. Yazmanın en iyi iletişim yöntemi olduğunu,
beşinci sınıfta öğretmenimiz bir öykü yazma yarış- insanın en çok kendisiyle iletişim kurmakta zorlan-
ması yapmıştı. ‘Balıkçının Oğlu’ isimli bir öykü yaz- dığını; insanın kendisine olan uzaklığını kısaltabil-
mıştım. Öyküm birinci seçilmişti. Öğretmenimiz de mek için yazma çabası içerisine girdiğini ifade edi-
ödül olarak bana bir hikâye kitabı hediye etmişti. yor. Edebiyat eğitimi almak istemesinin nedenini
O günden sonra aklımda hep öyküler vardı. Yürür- ise “İnsan okumayı yazmayı bu kadar sevince, işi
ken, gezerken, rüyalarımda, gündüz düşlerimde, gücü bu olsun istiyor.” şeklinde özetliyor.
her yerde her koşulda öyküler…” Öykülerinin genel temasını, eksikliğinin en fazla
hissedildiği şey olan “sevgi” üzerine kuruyor ve ya-
İlk gençlik çağlarında yazmaktan çok okumaya yö- şamın merkezine sevgiyi koyduğunu dile getiriyor.
neldiğini, özellikle dünya klasikleriyle tanıştığında Öykülerinde topluma mâl olmuş halk kültürüne ait
büyülendiğini, lise yıllarında en çok etkilendiği kita- ögeleri ve “insana ait her şeyi” kullanmayı çok sev-
bın ise Jack Landon’ın Martin Eden’i olduğunu dile diğini de ekliyor sözlerine. Yazarın bazı karakterleri
getiriyor. Yazabilmek için çalışan, elindeki iki kuru- ise bir arayışın öyküsü ile dile geliyor.
şu yazdıklarını yayımlatmak, onları dergilere pos-

86