Sihir Okulda
Dünyanın bir değişim ve dönüşüm süreci içinden geçtiğini ve değişimin okullardan başladığını belirterek konuşmasına başlayan Karlı, geleceğin mesleklerini iyi analiz ederek eğitimin şekillendirilmesi gerektiğini ifade etti. “Üniversiteli işsiz sayısı her geçen gün artıyor. Değişim ve dönüşüme okullardan başlamamız gerekir. Sihir okulda. Günümüzde öğretmenler ve okul liderleri, ekonomiden, politikadan, teknolojiden, sanattan ve felsefeden de anlamalı; analiz ve yorum yapabilmeli.” diyen Karlı, anaokulu, ilkokul ve ortaokulun öneminden bahsederek çocuğun karakterinin bu dönemde şekillendiğini kaydetti. “Çocuk, o yaşlarda henüz kurumamış bir beton gibidir, üzerine düşen her gölgenin izini alır. Bu nedenle rol model olmamız gerekir. Herkesin en çok aklında kalan öğretmeni, ilkokul öğretmenidir. Çünkü okul bittiğinde dersleri değil, duyguları hatırlarız. Çocuğun yüreğine dokunabiliyorsak ancak o zaman hatırlanırız.” dedi.
Hayat Bir Öğrenme Yolculuğudur
“Okulumuzdaki öğrenciler ve öğretmenler bizi sevip sayabilir, bunun için bizden korkmaları gerekmez. Onlara sürekli stres yaratırsak öğrenemezler ve ekip ruhunu hissedemezler.” diyen Karlı ekip olabilmek için birlikte çalışmaktan keyif almak gerektiğini sözlerine ekledi.
Karlı, “Sosyal ve duygusal alanlar geliştirilmeden salt bilişsel alanı geliştiremezseniz. Akran öğrenmesi, gözlem, geri bildirim gibi yeni ölçme değerlendirme kriterlerinin getirilmesi gerekir. Her insanın en temel ihtiyacı kabul görmektir. Hayat bir öğrenme yolculuğudur. Fiziksel ortamın öğrenmeye katkısı çok azdır, en önemli etken öğretmenlerdir. Öğretmenleri iyi yetiştirmek lazım, içsel motivasyonlarını artırmak, iş tatminini sağlamak gerekir. Öğretmen eğitimlerinde başarılı olmak için onlarda merak duygusu uyandırmamız lazım, ‘Bu benim ne işime yarayacak?’ duygusunu oluşturamazsak öğretmenlerimiz gelişime kapalı olurlar.” dedi.
Karlı, okul müdürlerine okullarının bulunduğu mahalleyi iyi tanımalarını ve velilerle diyalog içinde olmalarını tavsiye etti. “Okul, mahallenin kalbidir, öğrenme merkezidir. Okulunuzda eşitlik ilkesine önem verin. Vaka kaydı tutun, öğrenci ve öğretmen davranışlarını, olumlu ve olumsuz olayları kayıt altında tutun. Bu, size yol çizmenizde yardımcı olur. Merak duygunuzu hiçbir zaman yitirmeyin. Okul ahalisine erişilebilir olun. Okulunuzun vizyonunu belirlerken aynı zamanda her öğretmenin de kendi vizyonunu belirlemesine imkân tanıyın. Ekibinizin her üyesini etkili birer lider haline getirin. Başarma ve bitirme becerilerini geliştirin.” diyerek sözlerine şöyle devam etti:
Başarı Bağımlılık yaratır
“Liderlik bir öz denetim sanatıdır. Okuldaki öğretmenleri, öğrencileri ve velileri de karar alma sürecine dâhil edecek şekilde liderlik yaparsanız, başarıda kendi payları olduğu için bu, onlardaki okula aidiyet duygusunu geliştirir. Öğrenme yoldaşı olun, kapsayıcı olun. Ekipteki her öğretmenin güçlü yönünü ortaya çıkaracak çalışmalar yapın. Herkesin kendi kapasitesini zorlayacak taleplerde bulunun. Göreceksiniz ki başardıkça ve geri bildirim sağlandıkça öğretmenin içsel motivasyonu artacak ve okul için, öğrenciler için daha fazlasını yapmaya gönüllü olacaktır. Çünkü başarı bağımlılık yaratır.”
İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğünün yürüttüğü Mesleki Gelişim Akademisi’nin çok güzel çalışmaları olduğuna değinen Karlı, “Meslektaş çemberi oluşturmak lazım. Sürekli kendimizi yenilememiz ve geliştirmemiz gerekiyor. Bu nedenle meslektaşlarımızdan ve akranlarımızdan öğreneceğimiz çok şey var. Bu kapsamda çalışmalar yürüten İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğünün faaliyetlerini yakından takip ediyorum. Özgün ve katma değer katan projelerle eğitim hayatında fark yaratan İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğünü çalışmalarından dolayı tebrik ediyorum.” diyerek konuşmasını sonlandırdı.
