İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğü Zeynep Dereli ile Eğitimcileri Buluşturdu
İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğü Mesleki Gelişim Akademisi çalışmaları hız kesmeden devam ediyor. İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğü, teknoloji okuryazarlığı ve geleceğin sosyal etki yaratacak teknoloji girişimcilerini yetiştirmek amacıyla eğitimle dijitalleşmeyi birleştiren farklı projelere imza atan Zeynep Dereli'yi eğitimcilerle buluşturdu.
İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğü 15 Temmuz Şehitleri Konferans Salonu'nda gerçekleşen seminere; İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Mehmet Yiğit ve Konak İlçe Milli Eğitim Müdürü Serdal Şimşek'in yanı sıra çok sayıda eğitimci katıldı.
Yoğun ilgi gören programın açılış konuşmasını yapan İl Milli Eğitim Müdür Yardımcısı Mehmet Yiğit, günümüzde eğitimin farklı bir yöne evrildiğini ve bugün var olan pek çok mesleğin gelecekte yapay zekâ tarafından üstlenileceğini söyledi.
Öğretmenlik mesleğinin her daim var olacağını ifade eden Yiğit, konuşmasında şu ifadeleri kullandı: "Bilgi artık her yerde. Öğretmen, öğrencilere salt bilgiyi aktaran değil, o bilgiyi analiz etmeyi öğreten ve kolaylaştırandır. Bu noktada ihmal edemeyeceğimiz tek şey teknoloji. Teknoloji ile öğrenciyi doğru buluşturmanın tek yolu, onlara rehberlik eden, yol gösteren öğretmendir. Öğrenmeyi; öğrenme ortamı, müfredat ve teknolojinin doğru kullanımı ile desteklemeliyiz. Bizler İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğü olarak araştıran, kolaylaştıran, geliştiren bir anlayışta çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu süreçte öğrenciye dokunan tüm çalışmaları destekliyoruz."
Dijital Göçmenden Dijital Vatandaşa
Ardından söz alan Zeynep Dereli, 'Eğitim ve Eğitimde Teknolojinin Etkin Kullanımı-Girişimcilik- İnovasyon' konulu sunumuyla eğitimcilere seslendi. Dereli, "Her alanda olduğu gibi eğitimde de değişimi kabul etmeli ve gerekliliklerini yerine getirmeliyiz." diyerek değişim için öncelikle önce mevcut durum ve ihtiyaç analizi yapılması gerektiğini vurguladı.
Günümüzde öğretmen ve öğrenciler arasında büyük kuşak farkları olduğunu anlatan Dereli, çalışmalarda öğretmenlik yapan neslin 'dijital göçmen' öğrencilerin ise 'dijital vatandaş' olarak adlandırıldığını söyledi.
Konuşmasında, sessiz kuşak, baby boomers, x, y ve z kuşaklarının farkını ele alan Dereli, Z kuşağının odaklanma sorunu yaşayan ve aynı anda beş farklı işle ilgilenen bir nesil olduğunun altını çizdi. Bu çocukların derste çabuk sıkıldıklarını söyleyen Dereli, "Şimdiki gençler asosyal değil e-sosyaller." diyerek onların klasik anlayıştan farklı sosyalleştiğini kaydetti.
"Kuşak farkını en aza indirgemek için mutlaka öğrencilerinizle ve çocuklarınızla ortak bir dil oluşturun. Onların ilgi alanlarına yönelin, aynı oyunları birlikte oynamayı deneyin." şeklinde eğitimcilere önerilerde bulunan Dereli, bunun bağ kurmada çok önemli bir rol oynadığını ifade etti.
İnovasyon ve gelecek planlamasının geleceği öngörmekten geçtiğini söyleyen Dereli,
sanayi devriminde ortaya çıkan fabrika okulların günümüzde artık işlerliğinin kalmadığını belirtti.
Katma Değeri Yüksek Marka Üretimine Geçmeliyiz
Robotların duygu ve empatiden yoksun olduğu için insanların yerini hiç bir zaman alamayacağına vurgu yapan Dereli, alt yapı kurulumunun ve yetkinliklerin doğru yönetildiği takdirde Türkiye'nin 21. yüzyıla hazır olduğunu kaydetti. "Teknoloji alanında milli boyutta önemli bir atılım gerçekleştirmemiz gerekiyor. Bu noktada katma değeri yüksek marka üretimiyle bir değer yaratmak çok önemli. O yüzden işin içine inovasyon katmalıyız." diyen Dereli, eğitimin günümüzde bireysel olması gerektiğine de dikkat çekti. Değişen dünya ve iş dinamikleri hakkında katılımcıları bilgilendiren Dereli, inovasyonun, girişimcilik ve ticarileşme ile tamamlanması gerektiğinin altını çizdi.
Geleceğin eğitim modeli hakkında konuşan Dereli, şunları söyledi: "Önümüzdeki 10 sene, eğitimde birçok değişikliği de beraberinde getirecek. Teknoloji okuryazarlığı, okuma yazma kadar önem kazanacak. Öğretmenler, sınıf içinde öğrencilerine koçluk yapacak, yol gösterici konuma geçecek. Ne kadar bilgi sahibi olduğun değil, bilgi ile ne yaptığın önem kazanacak. Proje tabanlı eğitim eski model kalacak. Girişimci bakış açılı eğitim ön plana çıkacak. Yaşadığı toplumu tanıyan, empati kuran, problemi tespit edebilen ve buna çözüm üretebilen gençler yetiştirilecek."