İZMİR İL MİLLÎ EĞİTİM MÜDÜRLÜĞÜ

İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğü Mesleki Gelişim Akademisi Seminerinde Prof. Dr. Kemal Süher ile Öğretmenler Bir Araya Geldi

İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğünün kurmuş olduğu Mesleki Gelişim Akademisi, öğretmenleri Prof. Dr. Kemal Süher ile bir araya getirdi.
İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğü Mesleki Gelişim Akademisi Seminerinde Prof. Dr. Kemal Süher ile Öğretmenler Bir Araya Geldi

18-01-201818-01-201818-01-201818-01-201818-01-201818-01-201818-01-2018

 

 

Karabağlar Halk Eğitimi Merkezi Konferans Salonunda düzenlenen seminerde Bahçeşehir Üniversitesi İletişim Fakültesi Reklamcılık Bölüm Başkanı ve İletişim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Kemal Süher, öğretmenlere etkili iletişim ve kişisel gelişim konusunda eğitim verdi.

 

Yoğun katılımla gerçekleşen seminerde konuşan İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğü yetkilisi “Öğretmenlik meslekten öte bir yaşam biçimidir. Zaman ve mekândan bağımsız, özünde en yüce duyguları barındıran akıl ve gönül işidir. Milletçe aydınlık yarınlara giderken geleceğimiz, öğretmenlerimizin kaleminden yazılacaktır. Bizler her şeyin ötesinde öğretmeniz ve çalışma azmimizi öğrencilerimizden alıyoruz. Öğrencilerimizin ruhlarına iyiliğin tohumlarını atmak istiyorsak önce kendi aynamızdaki yansımanın aydınlık olduğundan emin olmalıyız. Ancak içinden aydınlanan, dışına ışık verir.Çocuklarımızla iletişim kurarken onların Z kuşağı olarak algısı açık, teknolojiyi iyi kullanan ve farkındalık düzeyi yüksek bir nesil olduğunu unutmamalıyız.” şeklinde konuştu. 

Etkili İletişim Empati Kurmakla Başlar

“Günlük hayatımızda hepimiz iletişimi idare ettiğimizi düşünüyoruz.” diyerek sözlerine başlayan Prof. Dr. Süher “İletişim dinlemek, anlamak ve empati kurmaktan geçer. Kendi kalıplarımızı kırıp karşımızdakinin bakış açısıyla olaylara bakabilmemiz gerekir. Empati kuramazsanız iletişim de kuramazsınız, alışkanlıklarınızı kırın.” diyerek dünyaya farklı pencerelerden bakılması gerektiğini ifade etti.

“İnsan beyni bir beklenti makinasıdır ve yaptığı en önemli iş geleceği yaratmaktır.” diyen Süher, istatistiklere göre günde ortalama 6 saati televizyon karşısında, 3 saati de internette geçirdiğimizi ifade ederek “Dijitalin hızla büyümesinin temel sebebi giderek yayılan geniş bant erişimi ve akıllı cihazlardır.”  diyerek insanların artık günlük alışverişini bile çoğunlukla internet üzerinden yaptıklarını kaydetti.

Süher “Günümüzde veri hırsızlığı çok yaygın, bu nedenle sosyal medya üzerinden yapılan paylaşımlara çok dikkat etmemiz gerekir. Tüm paylaşım ve alışverişlerimizde ‘ayak izimizi’ takip ediyorlar.” dedi.   

“Bilgi teknolojisi elimizle tutabileceğimiz kadar yakınımızda, bunu kaçırmamamız gerekir. Çocuklarımızın, öğrencilerimizin önünü açıp geleceğin teknolojisini üretmeleri konusunda onları teşvik etmemiz gerekir.” diyen Süher, 2000 ve sonrasında doğan çocukların Z kuşağı olduğunu, teknolojinin içine doğduklarını ifade etti. Z kuşağı ile ilgili bilgi paylaşımında bulunan Süher,  “Çok farklılar, farklı yaşam biçimlerine duyarlılar, verileri işleyebiliyorlar, aynı anda birden fazla işi yapabiliyorlar, adalet severler ve sosyal ağları geniş.” diyerek bu kuşağın farklı bir dil kullandığını ve onlarla iletişim kurabilmemiz için bu dili çözmemiz gerektiğini ifade etti.

İletişim Yaptığımız Her Şeydir

“Hangi mesleği seçerseniz seçin, iletişimden kaçamazsınız, çalışmasak dahi günlük yaşantımızda sürekli iletişim içinde olmamız gerekir.” diyen Süher, günümüzde herkesin en az bir uzman kadar iletişim konusuna hâkim olması gerektiğini vurguladı. “Daha iyi hizmet verebilmek, kullanıcı dostu ürünler üretebilmek ve hayatımızı kolaylaştırmak için herkesin kendini doğru ifade etmesi, dinlemeyi öğrenmesi ve empati kurabilmesi gerekir.” dedi.

Süher “İletişimde başarı, düşündüğümüzü karşımızdakine zarar vermeden ona kabul ettirebilmektir, kendini doğru ifade edebilmektir. Nitelikli insan ilişkileri kurmak, iş yaşamında başarıyı üst düzeye çıkarır.” dedi. Günümüzde iletişimin artık çift taraflı olduğunu vurgulayan Süher, “Önyargıları kırmak, bunun için de anlamak ve dinlemek gerekir. Etkili iletişim kurmak, gönül bağı kurmaktan, şeffaf ve güvenilir olmaktan geçer. Ancak o zaman karşı taraf gönlünü açar. İki kişinin ortak noktası yoksa duygunuz karşı tarafa geçmez.” diyerek iletişimin aslında yaptığımız her şey olduğunu vurguladı.

“Dinlemek, sanılanın aksine etken bir eylemdir, zamanla öğrenilir ve büyük bir çaba gerektirir. İyi bir dinleyici olmak için rutinlerimizi kırmak, kalıpların dışına çıkmak, farklı dünya ve inanışları anlamaya çalışmak gerekir.” diyerek dinlemeden ve empati kurmadan iletişim kurulamayacağını sözlerine ekledi.

Eleştiriye Açık Olun, İyilik Daima Kazanır

Süher “Kendi duygularımızı, düşüncelerimizi ifade ederken ‘ben’ dilini kullanmalıyız. ‘Sen beni anlamıyorsun.’ demek yerine ‘Ben kendimi doğru ifade edememişim.’ demek gerekir.” diyerek bu dilin birçok kapıyı açacağını ifade etti.

Prof. Dr. Süher, aynı zamanda sessizlik, şiddet, geri çekilme, saklanma, monolog, etiketleme ve saldırma gibi iletişim hatalarından bahsederek “Diyalog kurmaktan başka çaremiz yok. İnsanları yönetmek çok zor bir iştir. İnsanlar kendini ifade edemedikçe saldırganlaşır, eleştiriye açık olduğumuz gün büyük bir adım atmışız demektir. Herkes saygıyı hak eder, insanları kırmadan yönetebiliyorsak bu, en büyük kazanımdır. İyilik daima kazanır.” diyerek duygularımızı kontrol ederek duygusal zekâmızı geliştirmemiz gerektiğinin de altını çizdi.

 

Eğitimciler tarafından ilgiyle izlenen seminerin sonunda değerli sunumları için Prof. Dr. Kemal Süher´e İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğü adına teşekkür edilerek çiçek takdiminde bulunuldu ve adına yapılan beş fidan bağışı sertifikası verildi.

Fevzipaşa Mh. Öğretmen Sokak No 15 Kemeraltı Katlı Otopark Arkası Konak / İZMİR - 0232 280 35 00

MEB © - Tüm Hakları Saklıdır. Gizlilik, Kullanım ve Telif Hakları bildiriminde belirtilen kurallar çerçevesinde hizmet sunulmaktadır.