İzmir Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü Gençlik ve Spor İl Koordinatörü Ahmet Gülcan yaptığı konuşmada şunları kaydetti: “Bugün anlamlı bir proje için buradayız. Teknoloji, hayatımızın vazgeçilmez bir parçası oldu. Bu nedenle teknolojiyi hayatımıza sağlıklı bir şekilde aksettirmeliyiz. Dünyada artık teknoloji bağımlılığı hastaneleri ve hapishaneleri var. Projemizde “Dozunda ve sağlıklı teknoloji kullanımı nedir, teknoloji bağımlılığıyla nasıl mücadele edilir?” konularından yola çıkarak sonuç kısmına geldik. Ancak, asıl işimiz şimdi başlıyor. Kazandığımız bu donanımla gençlere faydalı olmak için neler yapmamız gerektiğini planlamamız gerekiyor. Özellikle yaz tatili dönmelerinde, gençlerimiz teknolojiye haddinden fazla zaman ayırıyor. Müdürlüğümüz yaz kamplarında at biniciliği, halk oyunları, kano, yüzme gibi deniz ve doğa aktiviteleri düzenliyor. Bu sayede çocuklarımız, teknolojiyi bir anlamda unutup hem sosyalleşiyor, hem de akranlarıyla keyifli bir yaz tatili geçiriyor.”

Proje boyunca, üniversiteli gençleri öğrencilerle ve İzmir’deki karar vericilerle buluşturmak, farkındalık sahibi olmalarını sağlamak amacıyla 100 okulumuzda yapılan saha çalışmalarına Ege Üniversitesi,Dokuz Eylül Üniversitesi ve Katip Çelebi Üniversitesi’nden gönüllü 40 Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik Bölümü ve Psikoloji Bölümü öğrencisi katıldı. Yaptıkları çalışmaların sonuçlarına ilişkin bilgilendirmelerde bulunan Ege Üniversitesi ve Dokuz Eylül Üniversitesi Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik Bölümü öğrencileri Sercan Özaydın ve Elçin Aydoğdu çarpıcı örnekleri katılımcılarla paylaştı.

Çalışma boyunca öğrenciler, tanışma etkinliği, yarı yapılandırılmış görüşme, Yeşilay sunumları, afiş, slogan, resim çalışması ve spor etkinlikleri yaptı. Öğrenciler, bu sayede sosyal medyada aradıkları başarı kazanma ve beğenilme duygularını satranç, origami, akıl zekâ oyunları ile gidererek teknolojiyi doğru kullanma yolunu öğrendiler. 

Dokuz Eylül Üniversitesi Hemşirelik Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Hemşireliği Bölümü’nden Doç. Dr. Murat Bektaş, “Her türlü bağımlılıkta, henüz süreç başlamadan, kişi bağımlı hale gelmeden müdahale etmek gerekir.” dedi. ‘Siber Sağlık’ kavramından bahseden Bektaş, “Diğer bireylere karşı saygılı güvenli ve sorumlu kullanım prensiplerini temel alarak, sanal ortamda kendimizi korumaya almalıyız. Siber zorbalık, günümüzde herkesin karşılaşabileceği bir durumdur.” diyerek sorumluluk almanın ve hayır diyebilmenin evlatlarımıza başarıyı getireceğinin altını çizdi.

Çalışmanın öğleden sonraki oturumunda okul öğrenci temsilcileri ile bir araya gelen rehber öğretmenler, akademisyenler, il düzeyindeki resmi kurum ve kuruluş temsilcileri, il genelinde teknoloji bağımlılığı ve teknolojinin etkin kullanımı konusunda karar alarak üst politika belgelerini hazırladılar. Alınan kararlar, tüm resmi kurumlara ve okullara dağıtılmak üzere kitapçık haline getirildi.

Projeyle ilgili duygu ve düşüncelerini paylaşan İzmir İl Milli Eğitim Müdürü Ömer Yahşi, “İzmir İl Milli Eğitim Müdürlüğü, Yeşilay İzmir Şubesi,  Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü ile yürüttüğümüz projenin gençlerimiz ve tüm paydaşlar için çok verimli olduğuna yürekten inanıyorum. Büyük başarılar, kalpten gelir. Yaptığımız işe her zerremizi katarken, yaptığımız işle bir bütün olurken sadece İzmir’in çocuklarına değil ülkemizin bütün evlatlarına katkıda bulunacak çalışmalara imza atmaktan dolayı gururluyuz. Teknolojinin ve bilimin sürekli geliştiği bir çağda yaşıyoruz. Yarının dünyasında sadece teknolojiyi iyi kullanmak yeterli olmayacaktır. Aynı zamanda bu teknolojiyi üretecek, bunu iş kolu haline getirebilecek vizyon sahibi gençler, geleceği inşa edecek olanlardır. Teknolojiyi üretmeden, yalnızca tüketmek toplumları felakete sürükler. Burada en ciddi tuzak teknolojik bağımlılıktır. Bilimsellikten uzak,  bedensel ve zihinsel olarak çocuklarımızı tüketen, iç dünyalarına geri dönüşü olmayan zararlar veren teknoloji bağımlılığına karşı hep birlikte mücadele edeceğiz.” diyerek çalışma boyunca yaptıkları katkılardan dolayı emeği geçen herkese teşekkür etti.